Dünyanın en büyük köpeği. Bu kadar büyük köpek olur mu? Olur!..
31 Ekim 2007 Çarşamba
30 Ekim 2007 Salı
29 Ekim 2007 Pazartesi
Tuvalette temizlik
28 Ekim 2007 Pazar
Öküz tecavüzü 2
Eleman Aranıyor
Böyle başlıklı bir çok iş ilanı görmüşsünüzdür. İş başvuruları önemlidir. Aşağıdaki vatandaş gibi orjinal olmanız gerekebilir.
İş başvurularında sadece işvereni memnun edecek cevapların işe alınmanıza yetmeyeceğini bilmeniz gerek. Bazen tam tersi cevaplar daha sonuç alıcı olabilir. İşte size yaşanmış bir başvuru hikâyesi:
İşte Yeni Şafak Gazetesi yazarı Mustafa Özel'in köşesine taşıdığı,
yaşanmış çok ilginç bir iş başvurusu hikâyesi:
1. Adınız Soyadınız:
Mehmet Tartar
2.Yaşınız:
Yirmi sekiz.
3) Şirketimizdeki hangi pozisyon için başvuruyorsunuz?
Mümkünse yatay bir pozisyon için. Eğer daha ciddi bir cevap istiyorsanız, ne iş olsa yaparım. Şart öne sürebilecek durumda olsaydım, burada olmazdım.
4. Düşündüğünüz ücret:
Aylık 5.000 YTL maaş artı yıllık kârdan yüzde 10 hisse! Eğer bu mümkün
değilse, siz bir ücret önerin, ben size evet yahut hayır derim.
5. Eğitiminiz?
İdare eder!
6. Son işiniz.
Sadist bir şefin deneme tahtası olmak.
7. Son ücretiniz:
Hak ettiğimin çok altında.
8. Önemli başarılarınız:
Arakladığım kalemlerden muhteşem bir kolleksiyonum var; evde sergiliyorum.
9. İşten ayrılma sebebiniz:
Bkz. Cevap 6.
10. Size ulaşabileceğimiz saatler:
Banka atm'si gibiyim: 7/24.
11. Çalışmak istediğiniz saatler:
Pazartesi, Salı ve Perşembe 13.00-15.00 arası.
13. Şimdiki işvereninizle görüşebilir miyiz?
İşverenim olsa burada olmazdım.
14. Fizik durumunuz 20 kilogramdan fazla taşımanıza engel mi?
Belli olmaz, ne taşıdığıma bağlı.
15. Otomobiliniz var mı?
Evet, ama soru yanlış sorulmuş. "Çalışır durumda bir otomobiliniz var mı?" diye sorsaydınız, cevabım farklı olurdu.
16. Daha önce bir yarışma veya madalya kazandınız mı?
Madalyam yok ama lotoda iki kere 3 tutturdum.
17. Sigara içiyor musunuz?
Otlanacak bir enayi bulabilirsem.
18. Beş yıl sonra ne yapmayı hayal ediyorsunuz?
Bana tutkun zengin bir fotomodelle Bahama Adaları'nda yaşamayı. Bir yolunu biliyorsanız bunu beş yıl beklemeden de yapabilirim.
19. Yukarıdaki bilgilerin doğruluğunu taahhüt ediyor musunuz?
Hayır, ama sıkıyorsa aksini iddia edin.
20. Sizi bu başvuruyu yapmaya iten gerçek sebep nedir?
Birbiriyle tutarlılık derecesini kestiremediğim iki cevabım var: >
a) İnsan sevgisi ve tüketicilerin iyi beslenmesine katkıda bulunma
arzum.
b) Gırtlağıma kadar borca batmış olmam...
Sonuç: Mehmet Tartar işe alındı.
Yukarıdaki yazı tarafıma mail ile gelmiştir. Kaynak varsa gösterebilirim.
İş başvurularında sadece işvereni memnun edecek cevapların işe alınmanıza yetmeyeceğini bilmeniz gerek. Bazen tam tersi cevaplar daha sonuç alıcı olabilir. İşte size yaşanmış bir başvuru hikâyesi:
İşte Yeni Şafak Gazetesi yazarı Mustafa Özel'in köşesine taşıdığı,
yaşanmış çok ilginç bir iş başvurusu hikâyesi:
1. Adınız Soyadınız:
Mehmet Tartar
2.Yaşınız:
Yirmi sekiz.
3) Şirketimizdeki hangi pozisyon için başvuruyorsunuz?
Mümkünse yatay bir pozisyon için. Eğer daha ciddi bir cevap istiyorsanız, ne iş olsa yaparım. Şart öne sürebilecek durumda olsaydım, burada olmazdım.
4. Düşündüğünüz ücret:
Aylık 5.000 YTL maaş artı yıllık kârdan yüzde 10 hisse! Eğer bu mümkün
değilse, siz bir ücret önerin, ben size evet yahut hayır derim.
5. Eğitiminiz?
İdare eder!
6. Son işiniz.
Sadist bir şefin deneme tahtası olmak.
7. Son ücretiniz:
Hak ettiğimin çok altında.
8. Önemli başarılarınız:
Arakladığım kalemlerden muhteşem bir kolleksiyonum var; evde sergiliyorum.
9. İşten ayrılma sebebiniz:
Bkz. Cevap 6.
10. Size ulaşabileceğimiz saatler:
Banka atm'si gibiyim: 7/24.
11. Çalışmak istediğiniz saatler:
Pazartesi, Salı ve Perşembe 13.00-15.00 arası.
13. Şimdiki işvereninizle görüşebilir miyiz?
İşverenim olsa burada olmazdım.
14. Fizik durumunuz 20 kilogramdan fazla taşımanıza engel mi?
Belli olmaz, ne taşıdığıma bağlı.
15. Otomobiliniz var mı?
Evet, ama soru yanlış sorulmuş. "Çalışır durumda bir otomobiliniz var mı?" diye sorsaydınız, cevabım farklı olurdu.
16. Daha önce bir yarışma veya madalya kazandınız mı?
Madalyam yok ama lotoda iki kere 3 tutturdum.
17. Sigara içiyor musunuz?
Otlanacak bir enayi bulabilirsem.
18. Beş yıl sonra ne yapmayı hayal ediyorsunuz?
Bana tutkun zengin bir fotomodelle Bahama Adaları'nda yaşamayı. Bir yolunu biliyorsanız bunu beş yıl beklemeden de yapabilirim.
19. Yukarıdaki bilgilerin doğruluğunu taahhüt ediyor musunuz?
Hayır, ama sıkıyorsa aksini iddia edin.
20. Sizi bu başvuruyu yapmaya iten gerçek sebep nedir?
Birbiriyle tutarlılık derecesini kestiremediğim iki cevabım var: >
a) İnsan sevgisi ve tüketicilerin iyi beslenmesine katkıda bulunma
arzum.
b) Gırtlağıma kadar borca batmış olmam...
Sonuç: Mehmet Tartar işe alındı.
Yukarıdaki yazı tarafıma mail ile gelmiştir. Kaynak varsa gösterebilirim.
27 Ekim 2007 Cumartesi
Askerimizi geri verin
26 Ekim 2007 Cuma
25 Ekim 2007 Perşembe
24 Ekim 2007 Çarşamba
23 Ekim 2007 Salı
22 Ekim 2007 Pazartesi
21 Ekim 2007 Pazar
Oyun bitti.
20 Ekim 2007 Cumartesi
Ronaldo futbol okulu
15 Ekim 2007 Pazartesi
Kamyon Yazıları
Kamyon yazıları kendini aştı. Aynı imla klavuzu veya deyimler sözlüğü gibi kamyon yazıları sözlüğü çıkmış...
“Beatnik isen vur saza, Nihilist isen bas gaza" ve “Kamyon Çeker 10 - 20 Ton, Gönlüm Çeker Paris Hilton" örneğinde olduğu gibi Türk insanının mizah gücünü yansıtan kamyon arkası sözleri indekse döküldü. İndeks şöyle:
A
Alırsın Ford, olursun mort.
Allah korusun.
Akıllı ol evlat!
Alem bana ben sana hasta.
Algıda seçiciysem günahım ne?
Anılar da anlamsız.
Ankete gerek yok eskiler daha iyi.
Askerin emaneti.
Aşıksan vur saza, şoförsen bas gaza.
Aşk çekenin, yol gidenin.
B
Baba parası değil, 4 yıl lisans, 2 yıl master ve doktora teri Baba yorgun, dalaşma.
Babalar ağır gider...
Beatnik isen vur saza, Nihilist isen bas gaza".
Bir kavanoz reçel bunlarda geçer.
Bir sana, bir de sabah uykusuna hastayım.
Bohemia ovası, entel yuvası.
Bu dünyada herşey paraysa üstü kalsın.
Bir sen degil alem hasta.
C
Ceylan gözlüm.
Ceketi atarım asfalta yatarım.
Ç
Çilemse çekerim, kaderimse gülerim.
Çılgınımsın!
D
Doğma bebek şoför olursun.
Duanla mı yaşadım ki, bedduan ile öleceğim?
Dünyalar kadar sevmek buysa bırak kalsın.
Dünyayla nişanlı, ölümle sözlüyüm.
Düzde geçme beni, yokuşta mahçup ederim seni.
Dünya dikenli bir hayat seven de mi kabahat.
E
Eğer bu yazıyı okuyabiliyorsan, çok yaklaşmışsın demektir.
Ela gözlümün nazına, hastayım fordun aragazına.
Entelim ama para bende.
Esrarlı gözler.
F
Freud da sollardı.
G
Gidişime yollar, duruşuma kızlar hasta!
Gönlünde yer yoksa bana güzelim; fark etmez ben ayakta da giderim.
Gözlerin güzel ama, bakmasını bilmiyorsun.
H
Hatalıyım , sıkıyosa ara.
Hatalıysam, aramızda kalsın.
Hatalıysam lütfen IP:212.78.34.212.
Hatalıysam lütfen kamyoncu@masumdur.com Hatalıysam plakamı yaz 2222 ye gönder.
Hatalıysam yüz yüze görüşelim.
Hataylıysan lütfen ara.
Herkes sevdiği kızı alsın.
Hostes aranıyor.
İ
İstanbul Ankara 4 saat, sana sevgim 24 saat.
İstedim vermediler, sen şoförsün dediler...
K
Kamyoncu dediler kiz vermediler.
Karayollarında değil, senin kollarında öleyim.
Kısmetse dönerim.
Kızın gülüşüne, kışın güneşine aldanma.
Kolla beni şerit değiştiriyorum.
Korkuyorsun, garanticisin!
Kurbanda koç, asfaltta dodge.
Kuzu kurdun yollar ford’un!!
Kuleyle kavgalı çilekeş pilot!
Kamyon çeken 10 ton, gönlüm çeker Paris Hilton.
M
Mecburum geçmeye..
Menfaat yolunda edinilen dostluk, çile yokuşunda son bulurmuş.
Miras değil alın teri.
Mezuniyeti en az university.
N
Nazar etme ne olur, çalış senin de olur.
Nazlı yarin cilvesi, diş yapar Ford’un 2. Vitesi.
O
O şimdi asker.
Otoban’da sessiz bir hayat, seni sevende kabahat.
Ovaya saldım koçu, sevdim aldım dodge’u.
Ö
Önünü görmeden sollama, evine acı haber yollama...
Öyle birini sev ki, sen ölünce o hiç yasamasın.
P
Para bende bundan sonra kıro olucam.
R
Radar mahkumu Rahmetli de sollardı Rampada yavaş, düzlükte savaş.
Rampaların ustasıyım Rambrant’ın hastasıyım.
Rampaların ustasıyım, gözlerinin hastasıyım.
S
Selvi boylum al yazmalım.
Sen gökyüzünde doğan güneş, ben yollarda çilekeş.
Sen sus, birikimin konuşsun Tinselgül.
Sevene can feda, sevmeyene elvada.
Star 2007.
Star yarabbi.
Sarı kızın nazı ford’un ara gazı !!
Sen kalbimde batan güneş, ben yollarda çilekeş.
Sollama beni, sollarım seni.
Ş
Şoförsün dediler, kızı vermediler.
Şoförün bahtı kara muavinin gönlü yara.
Vatan için gidiyorum senin için döneceğim.
Sensizlik mi? ASLA!..
V
Vur kalbime hançeri, yüreğim parçalansın; fazla derine inme, çünkü orda sen varsin.
Y
Yaklaşma toz olursun, geçme pişman olursun!
Yetişemezsen el salla.
Yollar gidişime, kızlar duruşuma hasta.
Yolların kurdu babanın fordu.
Yürü be koçum kim tutar seni
Sözlük tarafıma mail kanalıyla geldi. Kaynak bildirilirse yayınlanacaktır.
“Beatnik isen vur saza, Nihilist isen bas gaza" ve “Kamyon Çeker 10 - 20 Ton, Gönlüm Çeker Paris Hilton" örneğinde olduğu gibi Türk insanının mizah gücünü yansıtan kamyon arkası sözleri indekse döküldü. İndeks şöyle:
A
Alırsın Ford, olursun mort.
Allah korusun.
Akıllı ol evlat!
Alem bana ben sana hasta.
Algıda seçiciysem günahım ne?
Anılar da anlamsız.
Ankete gerek yok eskiler daha iyi.
Askerin emaneti.
Aşıksan vur saza, şoförsen bas gaza.
Aşk çekenin, yol gidenin.
B
Baba parası değil, 4 yıl lisans, 2 yıl master ve doktora teri Baba yorgun, dalaşma.
Babalar ağır gider...
Beatnik isen vur saza, Nihilist isen bas gaza".
Bir kavanoz reçel bunlarda geçer.
Bir sana, bir de sabah uykusuna hastayım.
Bohemia ovası, entel yuvası.
Bu dünyada herşey paraysa üstü kalsın.
Bir sen degil alem hasta.
C
Ceylan gözlüm.
Ceketi atarım asfalta yatarım.
Ç
Çilemse çekerim, kaderimse gülerim.
Çılgınımsın!
D
Doğma bebek şoför olursun.
Duanla mı yaşadım ki, bedduan ile öleceğim?
Dünyalar kadar sevmek buysa bırak kalsın.
Dünyayla nişanlı, ölümle sözlüyüm.
Düzde geçme beni, yokuşta mahçup ederim seni.
Dünya dikenli bir hayat seven de mi kabahat.
E
Eğer bu yazıyı okuyabiliyorsan, çok yaklaşmışsın demektir.
Ela gözlümün nazına, hastayım fordun aragazına.
Entelim ama para bende.
Esrarlı gözler.
F
Freud da sollardı.
G
Gidişime yollar, duruşuma kızlar hasta!
Gönlünde yer yoksa bana güzelim; fark etmez ben ayakta da giderim.
Gözlerin güzel ama, bakmasını bilmiyorsun.
H
Hatalıyım , sıkıyosa ara.
Hatalıysam, aramızda kalsın.
Hatalıysam lütfen IP:212.78.34.212.
Hatalıysam lütfen kamyoncu@masumdur.com Hatalıysam plakamı yaz 2222 ye gönder.
Hatalıysam yüz yüze görüşelim.
Hataylıysan lütfen ara.
Herkes sevdiği kızı alsın.
Hostes aranıyor.
İ
İstanbul Ankara 4 saat, sana sevgim 24 saat.
İstedim vermediler, sen şoförsün dediler...
K
Kamyoncu dediler kiz vermediler.
Karayollarında değil, senin kollarında öleyim.
Kısmetse dönerim.
Kızın gülüşüne, kışın güneşine aldanma.
Kolla beni şerit değiştiriyorum.
Korkuyorsun, garanticisin!
Kurbanda koç, asfaltta dodge.
Kuzu kurdun yollar ford’un!!
Kuleyle kavgalı çilekeş pilot!
Kamyon çeken 10 ton, gönlüm çeker Paris Hilton.
M
Mecburum geçmeye..
Menfaat yolunda edinilen dostluk, çile yokuşunda son bulurmuş.
Miras değil alın teri.
Mezuniyeti en az university.
N
Nazar etme ne olur, çalış senin de olur.
Nazlı yarin cilvesi, diş yapar Ford’un 2. Vitesi.
O
O şimdi asker.
Otoban’da sessiz bir hayat, seni sevende kabahat.
Ovaya saldım koçu, sevdim aldım dodge’u.
Ö
Önünü görmeden sollama, evine acı haber yollama...
Öyle birini sev ki, sen ölünce o hiç yasamasın.
P
Para bende bundan sonra kıro olucam.
R
Radar mahkumu Rahmetli de sollardı Rampada yavaş, düzlükte savaş.
Rampaların ustasıyım Rambrant’ın hastasıyım.
Rampaların ustasıyım, gözlerinin hastasıyım.
S
Selvi boylum al yazmalım.
Sen gökyüzünde doğan güneş, ben yollarda çilekeş.
Sen sus, birikimin konuşsun Tinselgül.
Sevene can feda, sevmeyene elvada.
Star 2007.
Star yarabbi.
Sarı kızın nazı ford’un ara gazı !!
Sen kalbimde batan güneş, ben yollarda çilekeş.
Sollama beni, sollarım seni.
Ş
Şoförsün dediler, kızı vermediler.
Şoförün bahtı kara muavinin gönlü yara.
Vatan için gidiyorum senin için döneceğim.
Sensizlik mi? ASLA!..
V
Vur kalbime hançeri, yüreğim parçalansın; fazla derine inme, çünkü orda sen varsin.
Y
Yaklaşma toz olursun, geçme pişman olursun!
Yetişemezsen el salla.
Yollar gidişime, kızlar duruşuma hasta.
Yolların kurdu babanın fordu.
Yürü be koçum kim tutar seni
Sözlük tarafıma mail kanalıyla geldi. Kaynak bildirilirse yayınlanacaktır.
14 Ekim 2007 Pazar
Su, müzik, çocuk, köpek
Kız tavlama sanatı
8 Ekim 2007 Pazartesi
Maslakta bir bankacı
Yatarim ben ofiste !!!
çalış allah çalış saat gecenin onu olmuş
patron saat dokuza mesai koymuş
hem zaten bulamam bu saatte dolmuş
ne gidicem lan eve yatarim ben ofiste
leventte deli gibi trafik
zaten evdede sular kesik
yarın sabah erkenden işbaşı
ne gidecem lan eve yatarım ben ofiste
saat olmus neredeyse yirmibir
ısıklar bile sonmus ofiste bir bir
eve gidisim en az onbir
ne gidicem lan eve yatarım ben ofiste
ofis bir mekandır, bilene bir güzel ev
gece ne cin olur, ne cüce ne bir dev
açarım tüm ışıkları, sanki kuşum kümeste
ne gidecem lan eve yatarım ben ofiste
fazla mesai falan yok bizim şirkette
lakin beleşe akşam yemeği verilmekte
toplantı odasında da plazma tv mis gibi
ne gidecem lan eve yatarım ben ofiste
müdürün odasında deriden bi kanepe
gerçi biraz dar ama ederim artık idare
kahve makinası da olacaktı bi yerde
ne gidecem lan eve yatarım ben ofiste
ne güzel otobüsümüzdün sen 29t
güzergahının uzunluğu 62 kilometre
oksijensiz solunumu öğrendim senin içinde
ne gidicem lan eve yatarım ben ofiste
Şiirin kaynağını bilmiyorum. Kaynağın sahibi bize bilgi verirse linkini verebilir veya arzu ederse bu yazıyı silebiliriz.
çalış allah çalış saat gecenin onu olmuş
patron saat dokuza mesai koymuş
hem zaten bulamam bu saatte dolmuş
ne gidicem lan eve yatarim ben ofiste
leventte deli gibi trafik
zaten evdede sular kesik
yarın sabah erkenden işbaşı
ne gidecem lan eve yatarım ben ofiste
saat olmus neredeyse yirmibir
ısıklar bile sonmus ofiste bir bir
eve gidisim en az onbir
ne gidicem lan eve yatarım ben ofiste
ofis bir mekandır, bilene bir güzel ev
gece ne cin olur, ne cüce ne bir dev
açarım tüm ışıkları, sanki kuşum kümeste
ne gidecem lan eve yatarım ben ofiste
fazla mesai falan yok bizim şirkette
lakin beleşe akşam yemeği verilmekte
toplantı odasında da plazma tv mis gibi
ne gidecem lan eve yatarım ben ofiste
müdürün odasında deriden bi kanepe
gerçi biraz dar ama ederim artık idare
kahve makinası da olacaktı bi yerde
ne gidecem lan eve yatarım ben ofiste
ne güzel otobüsümüzdün sen 29t
güzergahının uzunluğu 62 kilometre
oksijensiz solunumu öğrendim senin içinde
ne gidicem lan eve yatarım ben ofiste
Şiirin kaynağını bilmiyorum. Kaynağın sahibi bize bilgi verirse linkini verebilir veya arzu ederse bu yazıyı silebiliriz.
İki Yahudi Ticarete Girmiş
İki Yahudi arkadaş, piyasayı araştırdılar ve o sene haki renkte
kumasin moda olacağını öğrendiler. Bütün varlıklarını paraya
çevirdiler. Piyasadaki bütün haki kumaşları satın aldılar.
Depoları bu renkteki kumaşlarla doldu.Ancak; kimsenin haki renkteki
kumaşlara talip olmadığını gördüler. İki kafadar artık iflasın
eşiğine
gelmişlerdi. Moiz ve Aron dertli dertli oturuyorlardi.
Bıçağın kemige dayandığı bir gün kapi çalındı ve içeriye bir albay
girdi. "Sizde haki renkli kumaş var mı ?"diye sordu. Kulaklarina
inanamadilar. "Evet albayim var, gösterelim" dediler.
Albay dikkatle kumaslari inceledi "çok begendim" dedi. "Bu sene
askerlere 200 bin, subaylara 50 bin adet haki renkte elbise
yaptıracağız.
Ancak tabi ki benim tek başıma beğenmem yetmez. Generalimin de olur
demesi lazım. Bana bir parça numune verin yarin saat 12.ye kadar
telgraf çekersem iptal ettim demektir.
Eğer telgraf gelmezse kumaşları kesip imalata başlayabilirsiniz.."
Ve
albay numuneyi alarak gitti. O gece bitmek bilmedi. Kimi zaman
ümitlendiler,kimi zaman "ya iptal olursa"
diye göğüs geçirdiler. Ertesi gün saat: 11.00................
11.15................... 11.30........................
11.45................. . gözleri yollarda korku ile postacıyı
beklediler.
Bir taraftan postacı gelmesin diye dua ediyorlardı. Tam 12 ye 5
kala
postacı yolun başında gözüktü."Belki bize gelmiyordur" diye
ümitlendiler. Ancak postacı gelip kapılarını çaldı.Moiz büyükbir
kederle koltuğa çöktü. Aron`da çaresiz kapiyi açtı ve postacının
elinden telgrafı aldı. Titreyen elleri ile kağıdı açtı ve sevinçle
bağirmaya başladı. "Müjde Moiz, müjde.............Baban
Ölmüş
kumasin moda olacağını öğrendiler. Bütün varlıklarını paraya
çevirdiler. Piyasadaki bütün haki kumaşları satın aldılar.
Depoları bu renkteki kumaşlarla doldu.Ancak; kimsenin haki renkteki
kumaşlara talip olmadığını gördüler. İki kafadar artık iflasın
eşiğine
gelmişlerdi. Moiz ve Aron dertli dertli oturuyorlardi.
Bıçağın kemige dayandığı bir gün kapi çalındı ve içeriye bir albay
girdi. "Sizde haki renkli kumaş var mı ?"diye sordu. Kulaklarina
inanamadilar. "Evet albayim var, gösterelim" dediler.
Albay dikkatle kumaslari inceledi "çok begendim" dedi. "Bu sene
askerlere 200 bin, subaylara 50 bin adet haki renkte elbise
yaptıracağız.
Ancak tabi ki benim tek başıma beğenmem yetmez. Generalimin de olur
demesi lazım. Bana bir parça numune verin yarin saat 12.ye kadar
telgraf çekersem iptal ettim demektir.
Eğer telgraf gelmezse kumaşları kesip imalata başlayabilirsiniz.."
Ve
albay numuneyi alarak gitti. O gece bitmek bilmedi. Kimi zaman
ümitlendiler,kimi zaman "ya iptal olursa"
diye göğüs geçirdiler. Ertesi gün saat: 11.00................
11.15................... 11.30........................
11.45................. . gözleri yollarda korku ile postacıyı
beklediler.
Bir taraftan postacı gelmesin diye dua ediyorlardı. Tam 12 ye 5
kala
postacı yolun başında gözüktü."Belki bize gelmiyordur" diye
ümitlendiler. Ancak postacı gelip kapılarını çaldı.Moiz büyükbir
kederle koltuğa çöktü. Aron`da çaresiz kapiyi açtı ve postacının
elinden telgrafı aldı. Titreyen elleri ile kağıdı açtı ve sevinçle
bağirmaya başladı. "Müjde Moiz, müjde.............Baban
Ölmüş
Aldatma hakkında itiraflar.
Ünlü diş hekimi Sam ve karısı Becky, 50. Evlilik yıl dönümlerini
kutluyorlardı.
Sam birden soruverdi:"Sevgilim, bu 50 yıl içinde beni hiç aldattın mı?"
Becky : "O nereden çıktı?" diye sinirlendi. "Cevabı öğrenmek istemezsin
herhalde?"
Sam: "İsterim, lütfen anlat"
Becky: "Madem öyle, 3 kez aldattım seni"
Sam:"3 kez öyle mi? Kimlerdi bunlar?"
"İlki" diye anlatmaya başladı Becky: "Hani sen 30 yaşındaydın ve kendi diş
kliniğini kurmak istiyordun da hiçbir banka sana kredi açmıyordu. Sonra
bir banka müdürü eve geldi hiçbir şey sormadan tüm kağıtları imzaladı ve sen en modern aletlerle kliniği açmıştın"
Sam :"Ooooo Becky. Benim için kendini feda ettin haa. Benim sevgili karım
Ya ikincisi?"
"Hani 50 yaşında kalp krizi geçirmiştin ya, kritik bir by pass ameliyatı
olman gerekiyordu, hiç bir doktor o cesareti gösteremiyordu. Her an
ölebilirdin. Dr. Bakey onca yoldan kalktı geldi ve senin ameliyatını
yaptı. Sen hayata döndün"
Sam: "Ah benim sevgili karım. Hayatımı kurtarmak için kendini bir kez daha
feda ettin öyle mi? Hiç kimsenin böyle bir karısı yok.
Peki 3. aldatışın?"
Becky: "Hatırlıyor musun kocacım, yıllar önce Diş Hekimleri Odası Başkanı
olmak istemiştin de “247 OYUN EKSIKTİ”
kutluyorlardı.
Sam birden soruverdi:"Sevgilim, bu 50 yıl içinde beni hiç aldattın mı?"
Becky : "O nereden çıktı?" diye sinirlendi. "Cevabı öğrenmek istemezsin
herhalde?"
Sam: "İsterim, lütfen anlat"
Becky: "Madem öyle, 3 kez aldattım seni"
Sam:"3 kez öyle mi? Kimlerdi bunlar?"
"İlki" diye anlatmaya başladı Becky: "Hani sen 30 yaşındaydın ve kendi diş
kliniğini kurmak istiyordun da hiçbir banka sana kredi açmıyordu. Sonra
bir banka müdürü eve geldi hiçbir şey sormadan tüm kağıtları imzaladı ve sen en modern aletlerle kliniği açmıştın"
Sam :"Ooooo Becky. Benim için kendini feda ettin haa. Benim sevgili karım
Ya ikincisi?"
"Hani 50 yaşında kalp krizi geçirmiştin ya, kritik bir by pass ameliyatı
olman gerekiyordu, hiç bir doktor o cesareti gösteremiyordu. Her an
ölebilirdin. Dr. Bakey onca yoldan kalktı geldi ve senin ameliyatını
yaptı. Sen hayata döndün"
Sam: "Ah benim sevgili karım. Hayatımı kurtarmak için kendini bir kez daha
feda ettin öyle mi? Hiç kimsenin böyle bir karısı yok.
Peki 3. aldatışın?"
Becky: "Hatırlıyor musun kocacım, yıllar önce Diş Hekimleri Odası Başkanı
olmak istemiştin de “247 OYUN EKSIKTİ”
Badem ve çukulata
Tur otobüsü şöförünün omzuna dokunulunca adam hafifçe başını çevirmiş, bir
bakmış ki elinde bir avuç badem, yaşlı bir kadın durmakta..
Teşekkür ederek almış bademleri ve yemiş..
15 dakika sonra yaşlı kadın tekrar şöförün omuzuna
dokunup bir avuç daha badem vermiş ve bu ikramı 5 kere daha yapınca,
"Zahmet ediyorsunuz efendim.." demiş saygılı şöför,
"Hep bana yedirdiniz.. Biraz da kendiniz yesenize.."
"Çiğniyemiyorum evladım.." demiş yaşlı kadın,
"Dişlerim yok.."
"Niye satın alıyorsunuz o zaman?.."
"'Evladım ben sadece üzerindeki çikolata kaplamasını emmesini seviyorum"!.."
bakmış ki elinde bir avuç badem, yaşlı bir kadın durmakta..
Teşekkür ederek almış bademleri ve yemiş..
15 dakika sonra yaşlı kadın tekrar şöförün omuzuna
dokunup bir avuç daha badem vermiş ve bu ikramı 5 kere daha yapınca,
"Zahmet ediyorsunuz efendim.." demiş saygılı şöför,
"Hep bana yedirdiniz.. Biraz da kendiniz yesenize.."
"Çiğniyemiyorum evladım.." demiş yaşlı kadın,
"Dişlerim yok.."
"Niye satın alıyorsunuz o zaman?.."
"'Evladım ben sadece üzerindeki çikolata kaplamasını emmesini seviyorum"!.."
Türklerin ölümleri guiness rekorluk
Tabii birilerinin bu istatistik bilgilerini tutup guiness'e iletmesi gerekiyor.
1. Balkona 50 kişinin çıkması sonucu meydana gelen toplu ölüm.(Dudullu'da bir köy nişanı töreninde)
2. TEM'de seyreden araçtaki 5 kişinin radyoda oynak şarkı çalınca aracı sağa çekerek otoyolda göbek atmaya başlaması ve 3'ünün ayrı ayrı araçların çarpması sonucu ölümü. (A dapazarı-H endek)
3. Elektrik direğine yaslanıp ayakkabısındaki taşı çıkarmak için ayağını silkeleyen kişiyi elektrik çarptığını sanan bir başkasının akımdan kurtarmak amacıyla kafasına kürekle vurup öldürmesi.( Rize - Tunca köyü)
4. Midesine sinek kaçan bir kişinin sineği öldürmek için odaya sıkar gibi ağzına sheltox isimli ilacı sıkması ve sinekten beter ölümü.(istanbul-sultanbeyli)
5. M ühendisin kontrol için geminin buhar kazanına girdiği sırada bundan habersiz bir gemi personelinin kapağı kapatması ve geminin sefere çıkmasıyla mühendisin ölümü. ( Kocaeli)
6. A ynı işyerinde biri gündüz biri gece vardiyasında çalışan baba-oğulun motorsikletle eve giderken sert bir virajda karşılaşıp birbirlerine selam vermek isterken çarpışarak ölmeleri. ( Konya)
7. Nüfus sayımı nedeniyle kendisinden başka kimsenin bulunmadığı yolda (üstelik de otoban) sayım görevlisinin bariyerlere çarparak ölümü ( Tem Otoyolu- Gebze)
8. Karabük Demir- Çelik fabrikasında 600 tonluk pres makinasının arasından emekleyerek geçen işçinin 2450 santigratlık fırından sigarasını yakmaya çalışırken can vermesi. ( Karabük)
9. Tıraş olurken berberin rahatlatır diye boynu aniden sağa sola çevirme hareketi sonucu küt diye boynu kırılan müşterinin koltukta rahmetlik oluşu. ( Erzurum)
10. Bir vatandaşın yatağındaki tahtakurusunu öldürmek için yaptığı ilaçlamadan sonra uykuya da lınca tahtakurularıyla birlikte zehirlenmesi. (B odrum-Y alıkavak)
11. Bir lunaparkta kafadar iki gecebekçisinin uçan sandalyeyi çalıştırıp binmeleri ve durduracak kimse olmayınca inemeyip sabaha kadar kusarak hayatlarını kaybetmeleri. ( Göztepe , İzmir)
12. Arkadaşlarıyla iddiaya tutuşup kafasıyla mermer bloku kırmaya çalışan medyatik karatecinin mermer yerine kafasını kırarak beyin travması sonucu ölmesi. ( Esenler , İstanbul)
1. Balkona 50 kişinin çıkması sonucu meydana gelen toplu ölüm.(Dudullu'da bir köy nişanı töreninde)
2. TEM'de seyreden araçtaki 5 kişinin radyoda oynak şarkı çalınca aracı sağa çekerek otoyolda göbek atmaya başlaması ve 3'ünün ayrı ayrı araçların çarpması sonucu ölümü. (A dapazarı-H endek)
3. Elektrik direğine yaslanıp ayakkabısındaki taşı çıkarmak için ayağını silkeleyen kişiyi elektrik çarptığını sanan bir başkasının akımdan kurtarmak amacıyla kafasına kürekle vurup öldürmesi.( Rize - Tunca köyü)
4. Midesine sinek kaçan bir kişinin sineği öldürmek için odaya sıkar gibi ağzına sheltox isimli ilacı sıkması ve sinekten beter ölümü.(istanbul-sultanbeyli)
5. M ühendisin kontrol için geminin buhar kazanına girdiği sırada bundan habersiz bir gemi personelinin kapağı kapatması ve geminin sefere çıkmasıyla mühendisin ölümü. ( Kocaeli)
6. A ynı işyerinde biri gündüz biri gece vardiyasında çalışan baba-oğulun motorsikletle eve giderken sert bir virajda karşılaşıp birbirlerine selam vermek isterken çarpışarak ölmeleri. ( Konya)
7. Nüfus sayımı nedeniyle kendisinden başka kimsenin bulunmadığı yolda (üstelik de otoban) sayım görevlisinin bariyerlere çarparak ölümü ( Tem Otoyolu- Gebze)
8. Karabük Demir- Çelik fabrikasında 600 tonluk pres makinasının arasından emekleyerek geçen işçinin 2450 santigratlık fırından sigarasını yakmaya çalışırken can vermesi. ( Karabük)
9. Tıraş olurken berberin rahatlatır diye boynu aniden sağa sola çevirme hareketi sonucu küt diye boynu kırılan müşterinin koltukta rahmetlik oluşu. ( Erzurum)
10. Bir vatandaşın yatağındaki tahtakurusunu öldürmek için yaptığı ilaçlamadan sonra uykuya da lınca tahtakurularıyla birlikte zehirlenmesi. (B odrum-Y alıkavak)
11. Bir lunaparkta kafadar iki gecebekçisinin uçan sandalyeyi çalıştırıp binmeleri ve durduracak kimse olmayınca inemeyip sabaha kadar kusarak hayatlarını kaybetmeleri. ( Göztepe , İzmir)
12. Arkadaşlarıyla iddiaya tutuşup kafasıyla mermer bloku kırmaya çalışan medyatik karatecinin mermer yerine kafasını kırarak beyin travması sonucu ölmesi. ( Esenler , İstanbul)
Belediyenin eşsiz hizmeti
Hatalı araç kullanma
4 Ekim 2007 Perşembe
Dövme ne kadar acır
3 Ekim 2007 Çarşamba
Fotoğraflar yalan söyleyebilir
Kariyer Yönetimi
ŞİRKETLER, maymun dolu ağaçlara benzer.
Kimi maymunlar bir yolunu bulup ağacın Yukarı dallarına tırmanırlar,
kimileri aşağıda kalırlar.
En tepedeki maymunlar aşağı baktıklarında, gülümseyen yüzleriyle
kendilerine bakan bir dizi maymun görürler..
Aşağıdaki maymunlar da yukarı bakar ve bir sürü g.tten başka bir şey
görmezler...
Kimi maymunlar bir yolunu bulup ağacın Yukarı dallarına tırmanırlar,
kimileri aşağıda kalırlar.
En tepedeki maymunlar aşağı baktıklarında, gülümseyen yüzleriyle
kendilerine bakan bir dizi maymun görürler..
Aşağıdaki maymunlar da yukarı bakar ve bir sürü g.tten başka bir şey
görmezler...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)