Azrailler çoğaaldı!... Fıkra değil yaşanmış bir hikaye. Kaynağını bilmiyorum e-ömail ile geldi, çok hoşuma gitti paylaşmak istedim. Süper bir fıkra gibi yaşanmış hikaye...
Adamın biri arabasıyla giderken yolda bir yolcu alır arabaya....
adam arka tarafa biner.....
şöför...
eee hemşerim kimsin nereye gidersin...der....
yolcu
ben Azrailim..canını almaya geldim der......
şöför alaycı bir tavırla
sen mi Azrailsin der..yaw senin gibi Azrail olurmu hiç der....
yolcu sakin bir tavırla sen daha önce Azrail gördünmüde tarif ediyorsun der...
ve ekler yolcu....
inanmadın bana öylemi der....
şöför
inanmadım tabii der......
yolcu
o zaman 200 metre ileride bir adam daha alacaksın der.....
gerçekten de adamın dediği gibi şöför 200 metre ilerde bir yolcu daha alır..
ama yolcu ön tarafa oturur...
olaylar bundan sonra daha da
enteresanlaşır.....
şöför yanındakine...
ee sen klimsin nereye gidersin der....
öndeki
abi ben merkezde biryerde indirirsen çok sevinirim adım
felanca der...
şöför
yaw şu arkadaki adam bana Azrailim diyo görüyonmu şu herifi
hem iyilik ediyoz hemde dalga geçiyor zibidi der....
öndeki arkaya bakar ama kimse yoktur....öndeki abi arkada kimse yokki.....
şöför hışımla arkaya bakar ve
körmüsün be adam arkada oturuyorya der.....
öndeki arkaya bir daha bakar ve
abi senin kafan iyimi yoksa dalga mı geçiyorsun der...
bu sefer arkadaki söze girer....
gördünmü der öndeki beni ne duyabilir nede görebilir der şöföre.
şöför bir anda dizlerinin bağı çözülür bet beniz atar....
arkadaki şöföre...
hadi der arabayı kenara çek 2 rekat namaz kıl canını alacam der.....
şöför ağlamaklı çaresiz bir şekilde arabayı kenara çeker ve iner arabadan.....
sonra....
sonra ne olmuş biliyormusunuz?????
adamlar arabayı aldığı gibi kaçmışlar...
29 Kasım 2007 Perşembe
Tarihte laf sokmak
Tarihte laf sokmakla ünlü kişiler yani tarihe parmak atmış şahsiyetlerden bazıları. Bana mail ile geldi kaynağını bilmiyorum. Bilen varsa itinayla kaynak gösterilir...
1. Churchill, avam kamarasinda konusurken, muhalif partiden bir kadin milletvekili, Churchill' e kizgin kizgin söyle seslenir:
- "Eger, kariniz olsaydim, kahvenizin içine zehir karistirirdim."
Churchill, oldukça sakin kadina döner ve lafi yapistirir:
- "Hanimefendi, eger karim siz olsaydiniz, o kahveyi seve seve icerdim."
2. Sokrates ve esi bir türlü iyi gecinemezlermis. Bir gün esi Sokrates'e verip veristirmis, agzina geleni söylemis. Bakmis kocasi hic bir tepki göstermiyor; bir kova suyu alip basindan asagi bosaltmis. Sokrates, gayet sakin:
- "Bu kadar gök gürültüsünden sonra bir saganak zaten bekliyordum" demis.
3. Tiyatrocu Bernard Shaw ile Başbakan Churchill hic gecinemez ve sik sik birbirlerini ignelermis. Bernard Shaw, bir oyununun ilk gecesine, Churchill' i davet etmis ve davetiyeye de bir pusula ilistirmis:
- "Size iki kisilik davetiye gönderiyorum. Bir dostunuzu alip gelebilirsiniz. Tabii dostunuz varsa." Churchill, hemen cevap göndermis:
- "Maalesef o gece baska bir yere söz verdigim icin oyununuzu
seyretmeye gelemeyecegim. İkinci gece gelebilirim, tabii oyununuz ikinci
gece de oynarsa."
4. Bir gün Eflatun, talebelerinden birini kumar oynarken yakalamis ve siddetle azarlamis. Talebesi:
- "İyi ama ben cok az bir paraya oynuyordum" diye itiraz edecek olunca Eflatun cevap vermis:
- "Ben seni kaybettigin para icin degil, kaybettigin zaman icin azarliyorum."
5. Dünya nimetlerine ehemmiyet vermeyen yasayis ve felsefesiyle ünlü filozof Diyojen, bir gün cok dar bir sokakta zenginliginden baska hicbir seyi olmayan kibirli bir adamla karsilasir. İkisinden biri kenara cekilmedikce gecmek mümkün degildir. Magrur zengin, hor gördügü filozofa:
- "Ben bir serserinin önünden kenara cekilmem" der. Diyojen, kenara cekilerek gayet sakin su karsiligi verir:
- "Ben cekilirim."
6. Meshur bir filozofa:
- "Servet ayaklarinizin altinda oldugu halde neden bu kadar fakirsiniz?"
diye soruldugunda:
- "Ona ulasmak icin egilmek lazim da ondan" demis.
7. Kulaklarinin büyüklügü ile ünlü Galile' ye hasimlarindan biri:
- "Efendim" demis, "Kulaklariniz, bir insan icin biraz büyük degil mi?"
Galile: - "Dogru" demis, "Benim kulaklarim bir insan icin biraz büyük ama, seninkiler bir esek icin fazla kücük sayilmaz mi?"
8. Bir toplantida, bir genc Mehmet Akif' i kücük düsürmek ister:
- "Affedersiniz, siz veteriner misiniz?" Mehmet Akif hic istifini
bozmadan söyle yanitlamis:
- "Evet, bir yeriniz mi agriyordu?"
9. Yavuz Sultan Selim, bircok Osmanli padisahi gibi sefere cikacagi
yerleri gizli tutarmis. Bir sefer hazirliginda, vezirlerinden biri
israrla seferin yapilacagi ülkeyi sorunca, Yavuz ona:
- "Sen sir saklamayi bilir misin?" diye sormus. Vezir:
- "Evet hünkarim, bilirim" dediginde, Yavuz cevabi yapistirmis:
- "İyi, ben de bilirim."
10. Bir filozofa sormuslar: - "Sansa inanir misiniz?" Filozof:
- "Evet, yoksa sevmedigim insanlarin basarilarini neyle aciklayabilirdim."
11. Sokrat Ölüme mahkum edildiginde, esi:
Haksiz yere öldürülüyorsun, diye aglamaya baslayinca, Sokrat:
Ne yani, demis. Birde hakli yere mi öldürülseydim!
12. Bir semsiye tamircisi, yazmis oldugu siirleri incelemesi icin
Sheaksper'a gönderdiginde, ünlü yazarin cevabi su olur:
Dostum siz semsiye yapin, hep semsiye yapin, sadece semsiye yapin..
13. Dostlarindan biri, Fransiz krali 15. Lui' ye:
Majesteleri, demis. Akil vergisi almayi hic düsündünüz mü? Hic kimse
budalaligi kabul etmeyecegine göre, herkes böyle bir vergiyi seve seve
öder. Kral, alayli alayli gülerek: Hakikatten enteresan bir fikir,
cevabini vermis. Bu bulusunuza karsilik,
sizi akil vergisinden muaf tutuyorum.
14. Fransa hükümet ricalinden biri Napolyon' un bir muharebede tenkide kalkisip parmagini harita üzerinde gezdirerek:
Önce surasini almaliydiniz, sonra buradan gecerek ötesini zaptetmeliydiniz, gibi fikirler belirtmeye baslayinca,
Napolyon:
Evet, demis. Onlar parmakla alinabilseydi dedigin gibi yapardim.
15. İdam edilmek üzere olan bir mahkuma:
Diyecegin bir sey var mi? diye sorduklarinda:
Bu bana iyi bir ders oldu!!
16. Sultan Alparslan 27 bin askeriyle Bizans topraklarinda ilerlerken,
kesfe gönderdigi askerlerden biri huzuruna gelip telasla:
300 bin kisilik düsman ordusu bize dogru yaklasiyor, der. Alparslan hic
önemsemeyerek söyle der: Biz de onlara yaklasiyoruz
1. Churchill, avam kamarasinda konusurken, muhalif partiden bir kadin milletvekili, Churchill' e kizgin kizgin söyle seslenir:
- "Eger, kariniz olsaydim, kahvenizin içine zehir karistirirdim."
Churchill, oldukça sakin kadina döner ve lafi yapistirir:
- "Hanimefendi, eger karim siz olsaydiniz, o kahveyi seve seve icerdim."
2. Sokrates ve esi bir türlü iyi gecinemezlermis. Bir gün esi Sokrates'e verip veristirmis, agzina geleni söylemis. Bakmis kocasi hic bir tepki göstermiyor; bir kova suyu alip basindan asagi bosaltmis. Sokrates, gayet sakin:
- "Bu kadar gök gürültüsünden sonra bir saganak zaten bekliyordum" demis.
3. Tiyatrocu Bernard Shaw ile Başbakan Churchill hic gecinemez ve sik sik birbirlerini ignelermis. Bernard Shaw, bir oyununun ilk gecesine, Churchill' i davet etmis ve davetiyeye de bir pusula ilistirmis:
- "Size iki kisilik davetiye gönderiyorum. Bir dostunuzu alip gelebilirsiniz. Tabii dostunuz varsa." Churchill, hemen cevap göndermis:
- "Maalesef o gece baska bir yere söz verdigim icin oyununuzu
seyretmeye gelemeyecegim. İkinci gece gelebilirim, tabii oyununuz ikinci
gece de oynarsa."
4. Bir gün Eflatun, talebelerinden birini kumar oynarken yakalamis ve siddetle azarlamis. Talebesi:
- "İyi ama ben cok az bir paraya oynuyordum" diye itiraz edecek olunca Eflatun cevap vermis:
- "Ben seni kaybettigin para icin degil, kaybettigin zaman icin azarliyorum."
5. Dünya nimetlerine ehemmiyet vermeyen yasayis ve felsefesiyle ünlü filozof Diyojen, bir gün cok dar bir sokakta zenginliginden baska hicbir seyi olmayan kibirli bir adamla karsilasir. İkisinden biri kenara cekilmedikce gecmek mümkün degildir. Magrur zengin, hor gördügü filozofa:
- "Ben bir serserinin önünden kenara cekilmem" der. Diyojen, kenara cekilerek gayet sakin su karsiligi verir:
- "Ben cekilirim."
6. Meshur bir filozofa:
- "Servet ayaklarinizin altinda oldugu halde neden bu kadar fakirsiniz?"
diye soruldugunda:
- "Ona ulasmak icin egilmek lazim da ondan" demis.
7. Kulaklarinin büyüklügü ile ünlü Galile' ye hasimlarindan biri:
- "Efendim" demis, "Kulaklariniz, bir insan icin biraz büyük degil mi?"
Galile: - "Dogru" demis, "Benim kulaklarim bir insan icin biraz büyük ama, seninkiler bir esek icin fazla kücük sayilmaz mi?"
8. Bir toplantida, bir genc Mehmet Akif' i kücük düsürmek ister:
- "Affedersiniz, siz veteriner misiniz?" Mehmet Akif hic istifini
bozmadan söyle yanitlamis:
- "Evet, bir yeriniz mi agriyordu?"
9. Yavuz Sultan Selim, bircok Osmanli padisahi gibi sefere cikacagi
yerleri gizli tutarmis. Bir sefer hazirliginda, vezirlerinden biri
israrla seferin yapilacagi ülkeyi sorunca, Yavuz ona:
- "Sen sir saklamayi bilir misin?" diye sormus. Vezir:
- "Evet hünkarim, bilirim" dediginde, Yavuz cevabi yapistirmis:
- "İyi, ben de bilirim."
10. Bir filozofa sormuslar: - "Sansa inanir misiniz?" Filozof:
- "Evet, yoksa sevmedigim insanlarin basarilarini neyle aciklayabilirdim."
11. Sokrat Ölüme mahkum edildiginde, esi:
Haksiz yere öldürülüyorsun, diye aglamaya baslayinca, Sokrat:
Ne yani, demis. Birde hakli yere mi öldürülseydim!
12. Bir semsiye tamircisi, yazmis oldugu siirleri incelemesi icin
Sheaksper'a gönderdiginde, ünlü yazarin cevabi su olur:
Dostum siz semsiye yapin, hep semsiye yapin, sadece semsiye yapin..
13. Dostlarindan biri, Fransiz krali 15. Lui' ye:
Majesteleri, demis. Akil vergisi almayi hic düsündünüz mü? Hic kimse
budalaligi kabul etmeyecegine göre, herkes böyle bir vergiyi seve seve
öder. Kral, alayli alayli gülerek: Hakikatten enteresan bir fikir,
cevabini vermis. Bu bulusunuza karsilik,
sizi akil vergisinden muaf tutuyorum.
14. Fransa hükümet ricalinden biri Napolyon' un bir muharebede tenkide kalkisip parmagini harita üzerinde gezdirerek:
Önce surasini almaliydiniz, sonra buradan gecerek ötesini zaptetmeliydiniz, gibi fikirler belirtmeye baslayinca,
Napolyon:
Evet, demis. Onlar parmakla alinabilseydi dedigin gibi yapardim.
15. İdam edilmek üzere olan bir mahkuma:
Diyecegin bir sey var mi? diye sorduklarinda:
Bu bana iyi bir ders oldu!!
16. Sultan Alparslan 27 bin askeriyle Bizans topraklarinda ilerlerken,
kesfe gönderdigi askerlerden biri huzuruna gelip telasla:
300 bin kisilik düsman ordusu bize dogru yaklasiyor, der. Alparslan hic
önemsemeyerek söyle der: Biz de onlara yaklasiyoruz
Orta yaşlı bir adamın üç oğlu varmış. Bundan da büyük onur duyarmış. Dostlarıyla bir araya geldiğinde ne yapar eder punduna getirir, oğullarından söz edermiş.
Bir gün dostlarıyla sohbet ederken yine sözü döndürüp dolaştırıp oğullarına getirmiş ve başlamış gururla anlatmaya:
- Benim üç oğlum da çok akıllıdır. Sabahleyin kalkarken büyüğü "bugün hava açık olacak" diyor, ortancası "hayır kapalı olacak", küçük ise "ikiniz de bilemediniz, yağışlı olacak," diyor. Vallahi üçünden birinin dediği gibi oluyor.
Bir gün dostlarıyla sohbet ederken yine sözü döndürüp dolaştırıp oğullarına getirmiş ve başlamış gururla anlatmaya:
- Benim üç oğlum da çok akıllıdır. Sabahleyin kalkarken büyüğü "bugün hava açık olacak" diyor, ortancası "hayır kapalı olacak", küçük ise "ikiniz de bilemediniz, yağışlı olacak," diyor. Vallahi üçünden birinin dediği gibi oluyor.
Padişahın çok sevdiği bir atı varmış. "Bu hayvanın öldüğünü bana kim söylerse, kellesi gider." dermiş. At ölmüş bir gün, millet telaşta, tir tir titriyor. Akıllı vezir ben söylerim demiş.
Girmiş padişaha. "Sultanım" demiş.
"Senin at var ya, senin at... Yem yemiyor, su içmiyor, yerinden kıpırdamıyor. Dört ayağı havada kaskatı duruyor. Nefes de almıyor."
"Bre zındık. Öldü, desene şuna" diye gürlemiş padişah. "Ben demedim, siz dediniz." diye gülmüş
Girmiş padişaha. "Sultanım" demiş.
"Senin at var ya, senin at... Yem yemiyor, su içmiyor, yerinden kıpırdamıyor. Dört ayağı havada kaskatı duruyor. Nefes de almıyor."
"Bre zındık. Öldü, desene şuna" diye gürlemiş padişah. "Ben demedim, siz dediniz." diye gülmüş
Köyün birinde bir deli varmış ve bu deli ile dalga geçen bir grup varmış.
Masaya bir tane 5 milyon, bir tanede 1 milyon koyuyorlar. Köy delisi her seferinde 1 milyonu alıp kaçıyor. gruptakiler gülüşüyorlar. Durumu gören bir yabancı, merak etmiş, deliyi yalnız bulup fısıltıyla sormuş:
- Niye beş milyonu almıyorsun?
Deli: - Enayimiyim ben? bir kere beş milyonu alırsam, bir daha oynamazlar."
Masaya bir tane 5 milyon, bir tanede 1 milyon koyuyorlar. Köy delisi her seferinde 1 milyonu alıp kaçıyor. gruptakiler gülüşüyorlar. Durumu gören bir yabancı, merak etmiş, deliyi yalnız bulup fısıltıyla sormuş:
- Niye beş milyonu almıyorsun?
Deli: - Enayimiyim ben? bir kere beş milyonu alırsam, bir daha oynamazlar."
Ziyafet sofrasında ev sahibesi kontes, baskısını daha çok hissettimek için konuşmak isteyenlere sıra ile söz veriyordu. Edebiyatın toplum üzerindeki tesirleri hakkında parlak fikirler ileri sürülüyordu. Bir aralık meşhur şair Valery, bir şey söyleyecek oldu, kontes:
- Bir dakika, dedi, dıranız gelince söylersiniz.
Bu bir dakika yarım saati buldu. Neden sonra geveze hatip sözünü bitirince Kontes, Valery'e döndü:
- Buyrun şimdi söyleyebilirsiniz, dedi.
Şair cevap verdi:
- Sadece biraz tuz rica edecektim!!!
- Bir dakika, dedi, dıranız gelince söylersiniz.
Bu bir dakika yarım saati buldu. Neden sonra geveze hatip sözünü bitirince Kontes, Valery'e döndü:
- Buyrun şimdi söyleyebilirsiniz, dedi.
Şair cevap verdi:
- Sadece biraz tuz rica edecektim!!!
Öğretmen, babasına öğrenciyi şikayet ederek arkadaşlarından kopya çektiğini söylüyordu. Çocuğun babası "Caım nereden belli?" dedi. "Belki de arkadaşları ondan kopya çekiyordur."
O zaman öğretmen şu cevabı verdi. "İmkansız, çünkü bir soruyu arkadaşı "bilmiyorum" diye cevaplandırmış, sizin ki de "ben de bilmiyorum" diye yazmış!"
O zaman öğretmen şu cevabı verdi. "İmkansız, çünkü bir soruyu arkadaşı "bilmiyorum" diye cevaplandırmış, sizin ki de "ben de bilmiyorum" diye yazmış!"
27 Kasım 2007 Salı
Delinin biri koğuştaki yatağında sırtüstü yatmış bir ayağını havaya dikmiş, aşağı düşmesin diye de duvara bağlamıştı. Doktor içeri girip de bu manzarayı görünce sordu: Bu da ne? Niye ayağını kaldırıp da bağlamış bu adam?
Başka bir deli cevap verdi: "O, ayağını ampul sanıyor da ondan efendim."
- Olmaz öyle şey, söyleyin ona indirsin.
- Söylesek; indirir indirmesine ama, o zaman karanlıkta kalmaz mıyız?
Başka bir deli cevap verdi: "O, ayağını ampul sanıyor da ondan efendim."
- Olmaz öyle şey, söyleyin ona indirsin.
- Söylesek; indirir indirmesine ama, o zaman karanlıkta kalmaz mıyız?
25 Kasım 2007 Pazar
Karadeniz Fıkraları - Görmedim
Bir Fransız Vampir Yarasa, bir İngiliz Vampir Yarasa ve bizim Temel Vampir Yarasanın bir gece, canı muthiş derecede sıkılmış.Düşünmüşler ve kan içme yarışması yapmaya karar vermişler.Önce Fransız Vampir Yarasa havalanmış pırrrr diye...15-20 dakika sonra geri dönmüş bizim avcı.Döndügünde ağzı ve dişleri kan içindeymiş. Diğerleri merakla sormuşlar :
-Ne oldu ya?.. Anlatsana bizimki hiiiç, demiş pişkin pişkin.
-Hani şu ilerde bir köy var ya.
-Eeee.
-Hani orada bir eşek var ya, işte bütün kanını içtim onun!!!
-Vovvvv, demiş diğerleri, büyüksün valla,.... Biraz sonra İngiliz Vampir Yarasa havalanmış yalpalayarak yarım saat sonra geri dönmüş.Geri döndüğünde yüzü kan içindeymiş...Diğer ikisi hemen sormuslar :
-Eee baba, anlat bakalım sen ne yaptın...
Başlamış bizimki :
-Hani ilerde bi köy varya, hani orada bir eşek leşi var ya.
-Eeee.
-Hani orada büyük bir Çınar var ya, hah...Evet evet işte orada iki inek vardı, içtim ikisinin kanını...
Diğer iki yarasa hayretler içerisinde bakakalmışlar,.
-Uff be, demişler.Senin üstüne Yarasa cıkmaz bu alemde...
Sıra bizim Temel Vamir Yarasaya gelmiş....Pırrr...1 saat 2 saat yok bizimki, derken sabaha karşı çıkagelmiş... Yalpalaya yalpalaya, zarzor iniş takımlarıyla tutunmuş diğer iki vampirin yanına geldiğinde yüzü gözü, eli ayağı kan içindeymiş...Diğer iki yarasa hemen atlamışlar :
-Ne oldu?
Anlatmış bizimki :
-Hani ilerde bi köy var ya, hani orada bir eşek leşi var ya.
-Eeee, demiş diğerleri merakla.
-Hani orada büyük bir Çınar varya, o Çınarın altında iki inek leşi var ya...
-Eeee...????
-Hani leşlerin yanında büyük bir kaya var ya...
-Evet???
-Görmedim....Görmedim anasını satımmmm....
-Ne oldu ya?.. Anlatsana bizimki hiiiç, demiş pişkin pişkin.
-Hani şu ilerde bir köy var ya.
-Eeee.
-Hani orada bir eşek var ya, işte bütün kanını içtim onun!!!
-Vovvvv, demiş diğerleri, büyüksün valla,.... Biraz sonra İngiliz Vampir Yarasa havalanmış yalpalayarak yarım saat sonra geri dönmüş.Geri döndüğünde yüzü kan içindeymiş...Diğer ikisi hemen sormuslar :
-Eee baba, anlat bakalım sen ne yaptın...
Başlamış bizimki :
-Hani ilerde bi köy varya, hani orada bir eşek leşi var ya.
-Eeee.
-Hani orada büyük bir Çınar var ya, hah...Evet evet işte orada iki inek vardı, içtim ikisinin kanını...
Diğer iki yarasa hayretler içerisinde bakakalmışlar,.
-Uff be, demişler.Senin üstüne Yarasa cıkmaz bu alemde...
Sıra bizim Temel Vamir Yarasaya gelmiş....Pırrr...1 saat 2 saat yok bizimki, derken sabaha karşı çıkagelmiş... Yalpalaya yalpalaya, zarzor iniş takımlarıyla tutunmuş diğer iki vampirin yanına geldiğinde yüzü gözü, eli ayağı kan içindeymiş...Diğer iki yarasa hemen atlamışlar :
-Ne oldu?
Anlatmış bizimki :
-Hani ilerde bi köy var ya, hani orada bir eşek leşi var ya.
-Eeee, demiş diğerleri merakla.
-Hani orada büyük bir Çınar varya, o Çınarın altında iki inek leşi var ya...
-Eeee...????
-Hani leşlerin yanında büyük bir kaya var ya...
-Evet???
-Görmedim....Görmedim anasını satımmmm....
Karadeniz Fıkraları - Güzellik
Temel'e hangisini seçersin diye sormuşlar.
-Güzellik mi, aptallık mı?
-Aptallık, demiş Temel, guzelluk geçicidur daa.
-Güzellik mi, aptallık mı?
-Aptallık, demiş Temel, guzelluk geçicidur daa.
Karadeniz Fıkraları - Hami Hoca
Karadeniz'de iddialı bir maç vardı.Rizeli imamlarla, Trabzonlu imamların maçı...Ama Trabzonlu imamlar zayıftı.Yenilmemek için ne yapacaklarını düşünürken Temel onlara akıl verdi :
-Alın, Hami'yi oynatın.
-Yahu hiç olur mu?
-Olur, olur...Hami hoca diye yutturursunuz?
Neyse, maç oynandı ve Trabzonlu imamlar üzgün bir vaziyette geri döndüler.Temel merakla sordu :
-Ne yaptınız yahu?Hami'yi yutturamadınız mı?
-Yoo...Yutturduk.Hem çok da iyi oynadı.2-1 yenildik, tek golümüzüde Hami hoca attı.
-Eeee, nasıl yenildiniz?
-Hiç sorma Temel...Rize'de bir Van Basten hocayla , bir de Gullit hoca vardı ki, bütün takıma yetti.
...................................................
-Alın, Hami'yi oynatın.
-Yahu hiç olur mu?
-Olur, olur...Hami hoca diye yutturursunuz?
Neyse, maç oynandı ve Trabzonlu imamlar üzgün bir vaziyette geri döndüler.Temel merakla sordu :
-Ne yaptınız yahu?Hami'yi yutturamadınız mı?
-Yoo...Yutturduk.Hem çok da iyi oynadı.2-1 yenildik, tek golümüzüde Hami hoca attı.
-Eeee, nasıl yenildiniz?
-Hiç sorma Temel...Rize'de bir Van Basten hocayla , bir de Gullit hoca vardı ki, bütün takıma yetti.
...................................................
Karadeniz Fıkraları - Hayret Birşey!
Trabzon Asri Mezarlığı'na bir helikopter düşmüştü.Ankara'dan zayiatı öğrenmek için olay yerine telefon ettiler.
Yetkilinin cevabı şöyle oldu:
-Şimdiye kadar 30 ölü çıkarttık.Hayret bir şey: Kazdıkça çıkıyor!
Yetkilinin cevabı şöyle oldu:
-Şimdiye kadar 30 ölü çıkarttık.Hayret bir şey: Kazdıkça çıkıyor!
Karadeniz Fıkraları - Gemici
Kadının biri kocası ile tartışsmaktadır. Kadın :
-Bıktım senin bu çapkınlıklarından. Yoldan gelip geçen kadınlara bile bakıyorsun vır vır vır dır dır dır.
Kocası bunun üzerine sinirlenir ve cebinden çıkardığı bıçak ile şeyini keserek arabanın camından dışarı atar. Tam bu sırada İdris ile Temel otoyolda otomobilleri ile yolalmaktadırlar. Adamın şeyi gelir ve bizimkilerin camına çarparak yapışır. Bunun üzerine Temel İdris'e dönerek :
-Uy ula İdris sinekteki mala bak uşağum ...
-Bıktım senin bu çapkınlıklarından. Yoldan gelip geçen kadınlara bile bakıyorsun vır vır vır dır dır dır.
Kocası bunun üzerine sinirlenir ve cebinden çıkardığı bıçak ile şeyini keserek arabanın camından dışarı atar. Tam bu sırada İdris ile Temel otoyolda otomobilleri ile yolalmaktadırlar. Adamın şeyi gelir ve bizimkilerin camına çarparak yapışır. Bunun üzerine Temel İdris'e dönerek :
-Uy ula İdris sinekteki mala bak uşağum ...
Karadeniz Fıkraları - Güvence
Temel'in on ikinci oğlunu askere cağırmışlar, ondan önceki on bir tanesi askerde öldüğü için Temel itiraz etmiş,
-Söyleyin padişahınıza penum şeyime güvenip sağa sola savaş açmasun.
-Söyleyin padişahınıza penum şeyime güvenip sağa sola savaş açmasun.
Gazla!, Etrafta Polis Yok!
Temelle Dursun kamyona 6 metre yüksekliğinde eşya yüklemişler, İstanbula götürüyorlar.Giderken 100 metre ileride bir köprü gözlerine çarpmış.Köprü yüksekliği 4.50 m. yazıyor.Köpruye 15 metre kala yavaşlamışlar,
etrafa şoyle bir bakındıktan sonra Dursun Temel'e :
-Gazla uşağum, etrafta polis yoktur.
etrafa şoyle bir bakındıktan sonra Dursun Temel'e :
-Gazla uşağum, etrafta polis yoktur.
24 Kasım 2007 Cumartesi
Tuvalet Şakası 2
Gülme garantili bir WC şakası daha. Hakikatten garantiyi şimdiden veriyorum. Süper bir Tuvalet şakası. Böyle bir WC şakası şimdiye kadar ne görülmüş ne de duyulmuş... Bu kadar reklam yeter değilmi. Hadi videoyu seyredin ve tuvalet şakası nasıl olurmuş öğrenin. Dikkat edin gülerken altınıza yapmayın!...
Tuvalette Kedi
Hazır konu tuvalete varmışken. Eğer evinizde bir kedi besliyorsanız ve ona tuvalet eğitimi veriyorsanız şuna çok dikkat edin. Beslediğiniz kedinin veya başka bir hayavansa onun sakar olmamasına dikkat edin!... Ne kadar eğitim versenizde sakar olduktan sonra ha salonun otasını pislemiş ha WC'nin!...
Tuvalet Şakası
Tuvalet şakası bu öyle her şakaya benzemez. Tuvalet şakası dedinmi böyle olur. Seyredin gülmekten ama sakın gülmekten baılmayın. Malum hastaneler ateş pahası :)
23 Kasım 2007 Cuma
Bankacılar Bunu Söylemek İster
Şu bankacı denen garip insancıklar aşağıdaki şeyleri söylemek isterlermiş.
- Maasim yatmis mi, bakar misiniz?
- Maas goremiyorum ama bir servet bu gun itibariyle hesabiniza yatmis...
- Orada sizin üstünüz yok mu?
- Hayir yarı çıplağız...
- Bana müdürünüzü bağlayın onunla gorüşmek istiyorum!...
- Yunanca biliyor musunuz?
- Ben sifremi tuşladım böyle bir kart yoktur dedi robot..(sesli> yanit> sistemi)>
- Sizi korkutmak icin soylemisler efenim, var kartiniz...
- Bir kredi karti basvurum vardi, kabul oldu mu acaba?...
- Ne yazik ki 250 ye 300 oyla reddedildi...
- Arkadaslara kredi kartı geldi bana gelmedi?...
- Bundan sonra arkadaslarinizi daha dikkatli secin....
- Yani beyefendi on kere form doldurdum kredi karti icin...
- Yine red, Allah askina bu karti alabilmek icin ben naapayim siz soyleyin?
- Gidin Masterbaba turbesinde dua edin....
- Kartimin limiti neden bu kadar düşük?
- Uluslararası para piyasası dengelerini bozmak istemedik....
- Yarın gidip bankadaki tüm paramı çekiyorum...
- Bunu yaparsanız tarih sizi affetmeyecektir...
- Bankamatik kartımı yuttu, ne yapacağım?...
- Sakin olun ve elinizi yavasça kart yuvasından çıkartın.......
- Ya kart matikte kaldi ve buralarda bir şube yok. Acaba bir ekip gönderebilirsiniz?...
- Derhal... Yalniz ekip gelinceye kadar siz suni teneffuse devam edin...
- Az once bir fax cektim ulasti mi acaba?..
- Normal miydi, yıldırım mı?
- Genel Mudurlugunuzun telefonunu alabilir miyim?
- Veriyim ama, kontur milletlerarasi yaziyor...
- Ekstrem bana ulasmiyor ve surekli faiz oduyorum!...
- Nereden geliyor bu degirmenin suyu...
- Dun kartimi kaybetmistim simdi buldum. Bakar misiniz harcama olmus mu?
- Sayenizde ekonomi %1,2 buyumus...
- Yauv kardesim 10 dakkadir muzik dinletiyorsunuz adama...!
- Guzel sanatlarin hangi dalina tahammul edebilirsiniz ki?
- Siz bana kuryenin adresini verseniz ben gidip alsam olmaz mi?
- Bunu duymamis olayim...
- Sizin yeriniz nerde?> - Her zaman yaninizda
- Yav beyefendi ben kartimla 300 milyon nakit avans cektim bunun faizi gunluk mu isliyor?
- Acisini her an hissedeceksiniz...
- Borcumu iki ay odemezsem kartim takibe girer mi?
- Fazla uzaga kacamaz....
- Ya bir karti teslim edemediniz 10. arayisim bu sizi....
- Haklisiniz, cok yiprandik ikimiz de bir sure gorusmesek...
- Kisa vadede hangi enstrumana yatirim yapmayi tavsiye edersiniz?
- Parayi veren dudugu calar.
- Inanmiyorum 10 milyon icin 7 milyon faiz gelmis...Allah hepinizin cezasını versin!...
- Bunun icin fax cekmeniz gerekiyor...
- Provizyon alamiyoruz, Bankanizi arayiniz diyor.
- Isiniz dusmese hic arayip soracaginiz yok valla
- Maasim yatmis mi, bakar misiniz?
- Maas goremiyorum ama bir servet bu gun itibariyle hesabiniza yatmis...
- Orada sizin üstünüz yok mu?
- Hayir yarı çıplağız...
- Bana müdürünüzü bağlayın onunla gorüşmek istiyorum!...
- Yunanca biliyor musunuz?
- Ben sifremi tuşladım böyle bir kart yoktur dedi robot..(sesli> yanit> sistemi)>
- Sizi korkutmak icin soylemisler efenim, var kartiniz...
- Bir kredi karti basvurum vardi, kabul oldu mu acaba?...
- Ne yazik ki 250 ye 300 oyla reddedildi...
- Arkadaslara kredi kartı geldi bana gelmedi?...
- Bundan sonra arkadaslarinizi daha dikkatli secin....
- Yani beyefendi on kere form doldurdum kredi karti icin...
- Yine red, Allah askina bu karti alabilmek icin ben naapayim siz soyleyin?
- Gidin Masterbaba turbesinde dua edin....
- Kartimin limiti neden bu kadar düşük?
- Uluslararası para piyasası dengelerini bozmak istemedik....
- Yarın gidip bankadaki tüm paramı çekiyorum...
- Bunu yaparsanız tarih sizi affetmeyecektir...
- Bankamatik kartımı yuttu, ne yapacağım?...
- Sakin olun ve elinizi yavasça kart yuvasından çıkartın.......
- Ya kart matikte kaldi ve buralarda bir şube yok. Acaba bir ekip gönderebilirsiniz?...
- Derhal... Yalniz ekip gelinceye kadar siz suni teneffuse devam edin...
- Az once bir fax cektim ulasti mi acaba?..
- Normal miydi, yıldırım mı?
- Genel Mudurlugunuzun telefonunu alabilir miyim?
- Veriyim ama, kontur milletlerarasi yaziyor...
- Ekstrem bana ulasmiyor ve surekli faiz oduyorum!...
- Nereden geliyor bu degirmenin suyu...
- Dun kartimi kaybetmistim simdi buldum. Bakar misiniz harcama olmus mu?
- Sayenizde ekonomi %1,2 buyumus...
- Yauv kardesim 10 dakkadir muzik dinletiyorsunuz adama...!
- Guzel sanatlarin hangi dalina tahammul edebilirsiniz ki?
- Siz bana kuryenin adresini verseniz ben gidip alsam olmaz mi?
- Bunu duymamis olayim...
- Sizin yeriniz nerde?> - Her zaman yaninizda
- Yav beyefendi ben kartimla 300 milyon nakit avans cektim bunun faizi gunluk mu isliyor?
- Acisini her an hissedeceksiniz...
- Borcumu iki ay odemezsem kartim takibe girer mi?
- Fazla uzaga kacamaz....
- Ya bir karti teslim edemediniz 10. arayisim bu sizi....
- Haklisiniz, cok yiprandik ikimiz de bir sure gorusmesek...
- Kisa vadede hangi enstrumana yatirim yapmayi tavsiye edersiniz?
- Parayi veren dudugu calar.
- Inanmiyorum 10 milyon icin 7 milyon faiz gelmis...Allah hepinizin cezasını versin!...
- Bunun icin fax cekmeniz gerekiyor...
- Provizyon alamiyoruz, Bankanizi arayiniz diyor.
- Isiniz dusmese hic arayip soracaginiz yok valla
Orjinal Ölümler
Aşağıdaki olaylar tam orjinallik. Hatta Guinesslik. Bilmiyorum guinessden ölüm rekoru varm?
1. Balkona 50 kişinin çıkması sonucu meydana gelen toplu ölüm. (dudullu'da bir köy nişanı töreninde)
2.TEM 'de seyreden araçtaki 5 kişinin radyoda oynak şarkı çalınca aracı sağa çekerek otoyolda göbek atmaya başlaması ve 3'ünün ayrı ayrı araçların çarpması sonucu ölümü. (adapazarı-hendek)
3.Elektrik direğine yaslanıp ayakkabısındaki taşı çıkarmak için ayağını silkeleyen kişiyi elektrik çarptığını sanan bir başkasının> akımdan kurtarmak amacıyla kafasına kürekle vurup öldürmesi.
4- Ağzına sheltox isimli ilacı sıkması ve sinekten beter ölümü. (istanbul-sultanbeyli)
5. Mühendisin kontrol için geminin buhar kazanına girdiği sırada bundan habersiz bir gemi personelinin kapağı kapatması ve geminin sefere çıkmasıyla mühendisin ölümü. (kocaeli)
6. Aynı işyerinde biri gündüz biri gece vardiyasında çalışan > baba-oğulun motorsikletle eve giderken sert bir virajda karşılaşıp> birbirlerine selam vermek isterken çarpışarak ölmeleri. (konya)
7. Nüfus sayımı nedeniyle kendisinden başka kimsenin bulunmadığı yolda (üstelik de otoban) sayım görevlisinin bariyerlere çarparak ölümü (TEM> otoyolu-gebze)
8. Karabük demir-çelik fabrikasında 600 tonluk pres makinasının arasından> emekleyerek geçen işçinin 2450 santigratlık fırından sigarasını > yakmaya çalışırken can vermesi. (karabük)
9. Tıraş olurken berberin rahatlatır diye boynu aniden sağa sola çevirme> hareketi sonucu küt diye boynu kırılan müşterinin koltukta rahmetlik oluşu.(erzurum)
10. Bir vatandaşın yatağındaki tahtakurusunu öldürmek için yaptığı> ilaçlamadan sonra uykuya dalınca tahatakurularıyla birlikte> zehirlenmesi. (bodrum-yalıkavak)
11. Bir lunaparkta kafadar iki gecebekçisinin uçan sandalyeyi > çalıştırıp binmeleri ve durduracak kimse olmayınca inemeyip sabaha kadar kusarak hayatlarını kaybetmeleri. (göztepe)
12. Arkadaşlarıyla iddiaya tutuşup kafasıyla mermer bloku kırmaya çalışan medyatik karatecinin mermer yerine kafasını kırarak beyin travması sonucu ölmesi. (Istanbul-esenler)
1. Balkona 50 kişinin çıkması sonucu meydana gelen toplu ölüm. (dudullu'da bir köy nişanı töreninde)
2.TEM 'de seyreden araçtaki 5 kişinin radyoda oynak şarkı çalınca aracı sağa çekerek otoyolda göbek atmaya başlaması ve 3'ünün ayrı ayrı araçların çarpması sonucu ölümü. (adapazarı-hendek)
3.Elektrik direğine yaslanıp ayakkabısındaki taşı çıkarmak için ayağını silkeleyen kişiyi elektrik çarptığını sanan bir başkasının> akımdan kurtarmak amacıyla kafasına kürekle vurup öldürmesi.
4- Ağzına sheltox isimli ilacı sıkması ve sinekten beter ölümü. (istanbul-sultanbeyli)
5. Mühendisin kontrol için geminin buhar kazanına girdiği sırada bundan habersiz bir gemi personelinin kapağı kapatması ve geminin sefere çıkmasıyla mühendisin ölümü. (kocaeli)
6. Aynı işyerinde biri gündüz biri gece vardiyasında çalışan > baba-oğulun motorsikletle eve giderken sert bir virajda karşılaşıp> birbirlerine selam vermek isterken çarpışarak ölmeleri. (konya)
7. Nüfus sayımı nedeniyle kendisinden başka kimsenin bulunmadığı yolda (üstelik de otoban) sayım görevlisinin bariyerlere çarparak ölümü (TEM> otoyolu-gebze)
8. Karabük demir-çelik fabrikasında 600 tonluk pres makinasının arasından> emekleyerek geçen işçinin 2450 santigratlık fırından sigarasını > yakmaya çalışırken can vermesi. (karabük)
9. Tıraş olurken berberin rahatlatır diye boynu aniden sağa sola çevirme> hareketi sonucu küt diye boynu kırılan müşterinin koltukta rahmetlik oluşu.(erzurum)
10. Bir vatandaşın yatağındaki tahtakurusunu öldürmek için yaptığı> ilaçlamadan sonra uykuya dalınca tahatakurularıyla birlikte> zehirlenmesi. (bodrum-yalıkavak)
11. Bir lunaparkta kafadar iki gecebekçisinin uçan sandalyeyi > çalıştırıp binmeleri ve durduracak kimse olmayınca inemeyip sabaha kadar kusarak hayatlarını kaybetmeleri. (göztepe)
12. Arkadaşlarıyla iddiaya tutuşup kafasıyla mermer bloku kırmaya çalışan medyatik karatecinin mermer yerine kafasını kırarak beyin travması sonucu ölmesi. (Istanbul-esenler)
Tacavüz Sahneleri
İstanbulda şehrin ortasında büyük tecavüz. Sapıklar şehir eşkiyası gibi topluluk halinde dolaşarak kurbanını kuytutada yakalayıp sırayla defalarca tecavüz ediyorlar. En son sarışın bir bayana tecavüz ederken görüntülendiler. Üstelik bu gözü dönmüş sapıkların elinden bu sarışın bayanı kimse kurtarmak için kılını bile oynatmadı. Sapıklar öyle pişkinki tecavüz sırasında kameraya poz bile verdiler.
Yazıklar olsun bu gözü dömüş sapıklara. Hiçmi vicdanları yok bunların yazık!...
Fotolar mail kanalıyla geldi. kaynak verilirse link verebilir veya kaynak sahibinin isteğine göre gerekirse resimleri çıkarabilirim.
Yazıklar olsun bu gözü dömüş sapıklara. Hiçmi vicdanları yok bunların yazık!...
Fotolar mail kanalıyla geldi. kaynak verilirse link verebilir veya kaynak sahibinin isteğine göre gerekirse resimleri çıkarabilirim.
21 Kasım 2007 Çarşamba
Hangisi Daha Açıkgöz
Çok akıllı geçinirdi.Kapısında "ikinci kez gelen hastalardan yarım ücret alınır"yazılı doktora girdi.Gülerek :
-Bakın doktorcuğum, yine ben geldim, hatırladınız mı beni?dedi.
Doktor da güldü :
-Tabii, hatırlamaz olur muyum?
-Eeee? Muayene etmeyecek misiniz?İlaç vermeyecek misiniz?
-Hayır gerekmez...Geçen gelişinizde verdiğim ilaca devam edin...
-Bakın doktorcuğum, yine ben geldim, hatırladınız mı beni?dedi.
Doktor da güldü :
-Tabii, hatırlamaz olur muyum?
-Eeee? Muayene etmeyecek misiniz?İlaç vermeyecek misiniz?
-Hayır gerekmez...Geçen gelişinizde verdiğim ilaca devam edin...
Göz Doktorunda
Doktor şaşırmıştı :
-Doğrusu gözlerinizdeki bozukluğu bir türlü anlayamadım.Tam yirmi beş yıllık göz hekimi olduğum halde, böyle bir olayla ilk kez karşılaşıyorum.Gözlerinizin biri soldan sağa bakıyor, öteki yukarıdan aşağı...
-Şey, doktor...Ben biraz bulmaca meraklısıyımdır da...
-Doğrusu gözlerinizdeki bozukluğu bir türlü anlayamadım.Tam yirmi beş yıllık göz hekimi olduğum halde, böyle bir olayla ilk kez karşılaşıyorum.Gözlerinizin biri soldan sağa bakıyor, öteki yukarıdan aşağı...
-Şey, doktor...Ben biraz bulmaca meraklısıyımdır da...
Et Suyu
Doktor adamı iyice muayene ettikten sonra karısına döndü. Üzüntülü bir sesle :
-Sakin olun.Kocanız hasta. Bir hafta ya yaşar, ya yaşamaz.
Ertesi hafta geldiğinde durum değişmemişti. Tekrarladı doktor :
-Bir haftalık ömrü var sakin olun.
Daha ertesi hafta geldiğinde hasta bayağı düzelmişti. Karısı da birşey içiriyordu adama. Doktor sorunca, kadın eşine içirdiği şeyin et suyu olduğunu söyledi.Hergün kocası iki tabak et suyu içerdi.Bunun üzerine doktor patladı :
-Hanım, hanım.. Buna hergün iki tabak et suyu verirsen tabiki gebermez bu herif!
-Sakin olun.Kocanız hasta. Bir hafta ya yaşar, ya yaşamaz.
Ertesi hafta geldiğinde durum değişmemişti. Tekrarladı doktor :
-Bir haftalık ömrü var sakin olun.
Daha ertesi hafta geldiğinde hasta bayağı düzelmişti. Karısı da birşey içiriyordu adama. Doktor sorunca, kadın eşine içirdiği şeyin et suyu olduğunu söyledi.Hergün kocası iki tabak et suyu içerdi.Bunun üzerine doktor patladı :
-Hanım, hanım.. Buna hergün iki tabak et suyu verirsen tabiki gebermez bu herif!
Allah Şimdi Ne Yapıyor
Bir gün yolda yaya giden bir Bektaşinin önüne bir atlı çiktı :
-Baba, dedi, bir müşkülüm var. Beni aydınlatır mısın?
Bektaşi yanıt verdi :
-Elimden gelen bir şeyse, hay hay, oğlum.
-Şunu öğrenmek istiyorum : Şu anda Allah ne yapıyor?
Sualin münasebetsizliğine içerliyen derviş, hic belli etmemiş :
-Yanıt veririm ama, bir şartla, sen o attan in, ben bineyim.
-Neden?
-Böyle yüksek bir suale yüksekten yanıt vermek gerekir de ondan!
Adam attan inmiş, Bektaşi binmiş.
Adam:
-Hadi, demiş söyle bakalim. Allah şimdi ne yapıyor?
Bektaşi :
-Ne yapacak, demiş, atı senin gibi budalanın elinden alıp, benim gibi akıllıya veriyor, deyip atla uzaklaşmış.
-Baba, dedi, bir müşkülüm var. Beni aydınlatır mısın?
Bektaşi yanıt verdi :
-Elimden gelen bir şeyse, hay hay, oğlum.
-Şunu öğrenmek istiyorum : Şu anda Allah ne yapıyor?
Sualin münasebetsizliğine içerliyen derviş, hic belli etmemiş :
-Yanıt veririm ama, bir şartla, sen o attan in, ben bineyim.
-Neden?
-Böyle yüksek bir suale yüksekten yanıt vermek gerekir de ondan!
Adam attan inmiş, Bektaşi binmiş.
Adam:
-Hadi, demiş söyle bakalim. Allah şimdi ne yapıyor?
Bektaşi :
-Ne yapacak, demiş, atı senin gibi budalanın elinden alıp, benim gibi akıllıya veriyor, deyip atla uzaklaşmış.
Bayramdan Bayrama
Bektaşiye sormuşlar :
-Rakı içer misin?
-Akşamdaaaan akşaaaama...
-Namaz kılar mısın?
-Bayramdan bayrama, bayramdan bayrama...
-Rakı içer misin?
-Akşamdaaaan akşaaaama...
-Namaz kılar mısın?
-Bayramdan bayrama, bayramdan bayrama...
Allah'ın Kelamı
Bir mecliste Kuranı Kerim'den söz açılmıştı.Kuran'ın eşsizliginden ve olağanüstü bir eser olduğundan bahsedilirken, odanın bir köşesinde kendi halinde çubuğunu içmekte olan bir Bektaşi söze karışarak :
-Evet, Allahın kelamı cidden eşsizdir. Ama, yazısı biraz karışıktır!,...der.
Dinleyenlerden biri hayret ve biraz da hiddetle sorar :
-Karışık mıdır, nerden biliyorsun?
Bektaşi acınacak bir tavırla cevap verir :
-Alnımın yazısından!
-Evet, Allahın kelamı cidden eşsizdir. Ama, yazısı biraz karışıktır!,...der.
Dinleyenlerden biri hayret ve biraz da hiddetle sorar :
-Karışık mıdır, nerden biliyorsun?
Bektaşi acınacak bir tavırla cevap verir :
-Alnımın yazısından!
Bir Sizden
İki Laz sinek avına çıkmışlar.Dolaşıp ararlarken, birinin alnına bir sinek gelip konmuş.Laz usulca arkadaşına alnındaki sineği göstermiş.Arkasından da Laz hemen namluyu doğrultup ateş etmiş; sineği de, arkadaşını da vurmuş :
-Bir suzden, bir buzden citti, diye söylenmiş.
-Bir suzden, bir buzden citti, diye söylenmiş.
17 Kasım 2007 Cumartesi
Kim şişti
Küçük bir otomobilde giderken, yol kenarında işaret eden bir köylü gördü.Bu sıcakta onu arabaya almanın vicdan borcu olduğuna inanıp durdu.Ama köylü çekingenlik gösterdi :
-Sağolun...Şey...İneğim de var da... Birlikte gelmemiz gerek...
-Aaa o olmadı işte...ineği ne yapacağız?
-Bağlarız arkaya...
-Olur mu hiç?Ben gazladım mı, bağ kopar, inek geride kalır, gideriz biz.
-Yok yok, merak etmeyin! yetişir bize...
Köylü öyle ısrar ettiki sonunda ineği bağladılar otomobilin arkasına ...Ve hareket ettiler.Kilometre saati giderek yükseliyordu :
10...20...30...40...inek oralı değildi.Arabanın hızına uyarak koşuyordu...Araba hızlanıyordu :
50...60...80...90...inek yine koşuyordu aynı tempoda...Arabayı kullanan bayağı sinirlenmişti...Birden gazladı :
100...120...Derken 150 kilometreye çıktığında...Köylüye döndü :
-Bak seninki şişti.Dili dışarı çıktı.
-Ne şişmesi! Şişmekten değil dilini dışarı çıkarması...Sen yavaş gidiyorsun da sollamak istiyor bizi.Diliyle işaret verip yol istiyor.
-Sağolun...Şey...İneğim de var da... Birlikte gelmemiz gerek...
-Aaa o olmadı işte...ineği ne yapacağız?
-Bağlarız arkaya...
-Olur mu hiç?Ben gazladım mı, bağ kopar, inek geride kalır, gideriz biz.
-Yok yok, merak etmeyin! yetişir bize...
Köylü öyle ısrar ettiki sonunda ineği bağladılar otomobilin arkasına ...Ve hareket ettiler.Kilometre saati giderek yükseliyordu :
10...20...30...40...inek oralı değildi.Arabanın hızına uyarak koşuyordu...Araba hızlanıyordu :
50...60...80...90...inek yine koşuyordu aynı tempoda...Arabayı kullanan bayağı sinirlenmişti...Birden gazladı :
100...120...Derken 150 kilometreye çıktığında...Köylüye döndü :
-Bak seninki şişti.Dili dışarı çıktı.
-Ne şişmesi! Şişmekten değil dilini dışarı çıkarması...Sen yavaş gidiyorsun da sollamak istiyor bizi.Diliyle işaret verip yol istiyor.
Tiryaki Yoksa
Bir köylü telaşla bir başka köylüye koştu :
-Bana bak, senin inekler sigara içer mi?
-Çıldırdın mı sen?İnek sigara içer mi hiç?
-Öyleyse ahırın yanıyor, kardeşim.
-Bana bak, senin inekler sigara içer mi?
-Çıldırdın mı sen?İnek sigara içer mi hiç?
-Öyleyse ahırın yanıyor, kardeşim.
Tohtura Bye Bye
Köylü bir Kürt karısı bir iki yaşındaki çocuğunu doktora götürmüş.
-Tohtur beg, yavrim haste, demiş.
Doktor çocuğu muayene etmiş, tartmış, ilaç vermiş, reçete yazmış.Kadın, kapıdan çıkarken çocuğuna :
-Yavrim, demiş, tohtur bege bye bye desene!
-Tohtur beg, yavrim haste, demiş.
Doktor çocuğu muayene etmiş, tartmış, ilaç vermiş, reçete yazmış.Kadın, kapıdan çıkarken çocuğuna :
-Yavrim, demiş, tohtur bege bye bye desene!
Kazanan Kim
Ağa ile ırgatı köyden kasabaya giderken...Bir ara ağanın aklına bir muziplik geldi :
-Bak, dedi, şu yol kenarında ineklerin bıraktığı tezekleri yersen...Bu arabamı da, atları da, koşumları da sana veririm.Senin olsun.
Irgat gıcır gıcır arabayı, atları, koşumları görünce, düşünmedi bile...Tezeğin hepsini yiyip bitirdi.
Kasabaya gittiler, alışveriş yaptılar, dönerken...Ağa birden düşünceye daldı."Muziplik derken, araba da, at da, koşumlar da gitti"diye :
-Bana bak, dedi, arabayı, atları, koşumları geri istiyorum.Kaça verirsin?
-Para filan istemem.Aldığım fiyata veririm,ağa...
-Yani?
-Yanisi şu ; Bak karşı kenarda duran tezekleri gördün mü?Sen de onları ye!Al arabayı, atları koşumları!...
Baktı başka çare yok, ağa da eğildi, zorlana zorlana yedi tezekleri...
Tam köye yaklaştıkları sırada ırgat gülmeye başladı kendi kendine...
-Ne gülüyorsun, diye sordu ağa, bir şey mi var?
-Nasıl gülmem, ağam?Biz yola çıkarken bu araba da, bu atlar da, bu koşum da senindi.Şimdi yine senin...Peki, öyleyse biz o tezekleri niye yedik?
-Bak, dedi, şu yol kenarında ineklerin bıraktığı tezekleri yersen...Bu arabamı da, atları da, koşumları da sana veririm.Senin olsun.
Irgat gıcır gıcır arabayı, atları, koşumları görünce, düşünmedi bile...Tezeğin hepsini yiyip bitirdi.
Kasabaya gittiler, alışveriş yaptılar, dönerken...Ağa birden düşünceye daldı."Muziplik derken, araba da, at da, koşumlar da gitti"diye :
-Bana bak, dedi, arabayı, atları, koşumları geri istiyorum.Kaça verirsin?
-Para filan istemem.Aldığım fiyata veririm,ağa...
-Yani?
-Yanisi şu ; Bak karşı kenarda duran tezekleri gördün mü?Sen de onları ye!Al arabayı, atları koşumları!...
Baktı başka çare yok, ağa da eğildi, zorlana zorlana yedi tezekleri...
Tam köye yaklaştıkları sırada ırgat gülmeye başladı kendi kendine...
-Ne gülüyorsun, diye sordu ağa, bir şey mi var?
-Nasıl gülmem, ağam?Biz yola çıkarken bu araba da, bu atlar da, bu koşum da senindi.Şimdi yine senin...Peki, öyleyse biz o tezekleri niye yedik?
Otomobilden anlamaz
Adamın biri Munzur dağlarında otomobiliyle yol alırken, otomobili arıza yapmış.Adam inip, kaputu açmış, motorun orasına burasına bakarken, bir ses duymuş :
-Platine bak, platine.Platin meme yapmış.
Adam irkilerek dönüp bakmış : bir eşek.Evet, bir eşek...Konuşuyor.Korkup kaçmaya başlamış.Koşarken bir köylüye rastlamış.
Köylü :
-Selamün aleyküm hemşerim, demiş.Ne koşuyorsun böyle?Arkandan ayı mı kovalıyor?
Adam anlatmış başına gelenleri.
Köylü :
-Aldırma ona sen, demiş.Traktörden anlar o; otomobilden anlamaz.
-Platine bak, platine.Platin meme yapmış.
Adam irkilerek dönüp bakmış : bir eşek.Evet, bir eşek...Konuşuyor.Korkup kaçmaya başlamış.Koşarken bir köylüye rastlamış.
Köylü :
-Selamün aleyküm hemşerim, demiş.Ne koşuyorsun böyle?Arkandan ayı mı kovalıyor?
Adam anlatmış başına gelenleri.
Köylü :
-Aldırma ona sen, demiş.Traktörden anlar o; otomobilden anlamaz.
Eltimgile Gidiyorum
Erzurum'un trafik ışıkları yeni konmuş, ışıkların altında bir polis bekliyor ve halkın ışıklara uymasını sağlamaya yani bir çeşit trafik eğitimi vermeye çalışıyormuş.
O sırada, bakmış ki; bir kadın, elinde tuttuğu çocuğuyla, kırmızı yanarken karşıya geçiyor.Hemen seslenmiş :
-Hanım, hanım!Nereye?
Kadın dönüp :
-Vıy! demiş.Sana ne? Eltimgile gidiyorum.
O sırada, bakmış ki; bir kadın, elinde tuttuğu çocuğuyla, kırmızı yanarken karşıya geçiyor.Hemen seslenmiş :
-Hanım, hanım!Nereye?
Kadın dönüp :
-Vıy! demiş.Sana ne? Eltimgile gidiyorum.
Zil Çaldı Paydos oldu
Delileri uçağa bindirmişler, bir şehirden ötekine naklediliyorlardı.Ama o kadar çok gürültü yapıyorlardı ki, sonunda pilot dayanamadı, uçağı ikinci pilota teslim ederek içeride ne olup bittiğini görmek istedi.
Deliler uçakta hep bir ağızdan bağırıp çağırıyorlardı.Baktı, en başta, bir deli, ötekilere uymamış, akıllı, uslu oturuyordu.
-Sen neden bağırmıyorsun? diye soracak oldu.
Adam :
-Ben bunların öğretmeniyim, diye cevap verdi.Onlarda benim öğrencilerim.Şimdi teneffüsteler de onun için ses çıkartmıyorum.
Pilot, çaresiz yerine döndü. Bir süre geçti.Bir an geldi ki sesler büsbütün kesiliverdi.
Pilot:
-Aman çok güzel! diye sevindi.Herhalde kendinin öğretmen olduğunu sanan deli, ötekileri derse almış olsa gerek, diye düşündü.
Ama dakikalar geçiyor, arkadan hiç bir ses seda çıkmıyordu.Pilot biraz daha bekledikten sonra merak etti.Gidip bakmak istedi.
Bir de ne görsün! Uçağın kapısı açık ve içeride öğretmenden başka kimsecikler yok değil mi!
Dehşetle sordu :
-Öğrencilerin nerede?, diye...
-Dersler bitti.Hepsini evlerine gönderdim!
Deliler uçakta hep bir ağızdan bağırıp çağırıyorlardı.Baktı, en başta, bir deli, ötekilere uymamış, akıllı, uslu oturuyordu.
-Sen neden bağırmıyorsun? diye soracak oldu.
Adam :
-Ben bunların öğretmeniyim, diye cevap verdi.Onlarda benim öğrencilerim.Şimdi teneffüsteler de onun için ses çıkartmıyorum.
Pilot, çaresiz yerine döndü. Bir süre geçti.Bir an geldi ki sesler büsbütün kesiliverdi.
Pilot:
-Aman çok güzel! diye sevindi.Herhalde kendinin öğretmen olduğunu sanan deli, ötekileri derse almış olsa gerek, diye düşündü.
Ama dakikalar geçiyor, arkadan hiç bir ses seda çıkmıyordu.Pilot biraz daha bekledikten sonra merak etti.Gidip bakmak istedi.
Bir de ne görsün! Uçağın kapısı açık ve içeride öğretmenden başka kimsecikler yok değil mi!
Dehşetle sordu :
-Öğrencilerin nerede?, diye...
-Dersler bitti.Hepsini evlerine gönderdim!
Fitil Kısaydı
Akıl hastanesinde çalışan doktorun biri bir gün stajerlerini yanına çağırmış ve onlara demiş ki :
-Bugün bizim deli hastaların üzerinde bir deney uygulayacağız.Ve anlatmış :
-Hepiniz çırılçıplak olacaksınız ve boynunuza da "Dikkat Bomba" yazılı birşey asacağım, sırayla içeriye gireceksiniz ve bakacağım deliler bu durumda ne yapacak, demiş.Doktorun düşüncesi delilerin o yazıyı gördükten sonra dışarıya kaçacak olmasıdır..İlk stajer içeriye girmiş.Deliler stajeri olduğu gibi pencereden dışarı atmışlar.Sıra ikinciye gelmiş o da aynı.Dört, beş derken Doktorun elinde stajer kalmamış.Sonunda doktor kendisi anadan doğma içeriye girmiş.Bu sefer delilerin hepsi pencereden dışarı atlamış.Deney bittikten sonra doktor delilere demiş ki :
-Yav arkadaşlar stajerleri içeri gönderdim, hepsini pencereden dışarı attınız.Ben içeri girdim.Bu sefer sizler atladınız.Niye? Oradan delinin biri pat diye cevabı vermiş :
-Stajerlerin fitili uzun olduğu için atması kolayoldu.Fakat sizin fitil kısa olduğu için biz atlamak zorunda kaldık, demiş.
Zafer Tatar
-Bugün bizim deli hastaların üzerinde bir deney uygulayacağız.Ve anlatmış :
-Hepiniz çırılçıplak olacaksınız ve boynunuza da "Dikkat Bomba" yazılı birşey asacağım, sırayla içeriye gireceksiniz ve bakacağım deliler bu durumda ne yapacak, demiş.Doktorun düşüncesi delilerin o yazıyı gördükten sonra dışarıya kaçacak olmasıdır..İlk stajer içeriye girmiş.Deliler stajeri olduğu gibi pencereden dışarı atmışlar.Sıra ikinciye gelmiş o da aynı.Dört, beş derken Doktorun elinde stajer kalmamış.Sonunda doktor kendisi anadan doğma içeriye girmiş.Bu sefer delilerin hepsi pencereden dışarı atlamış.Deney bittikten sonra doktor delilere demiş ki :
-Yav arkadaşlar stajerleri içeri gönderdim, hepsini pencereden dışarı attınız.Ben içeri girdim.Bu sefer sizler atladınız.Niye? Oradan delinin biri pat diye cevabı vermiş :
-Stajerlerin fitili uzun olduğu için atması kolayoldu.Fakat sizin fitil kısa olduğu için biz atlamak zorunda kaldık, demiş.
Zafer Tatar
Delidir ne yapsa yeridir
Akıl hastanesine yeni gelen doktor, hastaları ziyaret ediyordu.Birine yaklaştı :
-Sizin adınız nedir bakayım?
-Hüsamettin efendim.
-Soyadınız?
-Tanrıoğlu.
Tam o sırada yandaki yaşlı :
-İnanma inanma doktor, yalan söylüyor.Benim böyle bir oğlum yoktur.
-Sizin adınız nedir bakayım?
-Hüsamettin efendim.
-Soyadınız?
-Tanrıoğlu.
Tam o sırada yandaki yaşlı :
-İnanma inanma doktor, yalan söylüyor.Benim böyle bir oğlum yoktur.
12 Kasım 2007 Pazartesi
Tecavüze Uğrayan Sarışın
Bu kadari da olmaz..
Istanbul'un gobeginde, sehir eskiyalari tarafindan tecavuze ugrayan sarisin bir bayanin icler acisi durumunu ve tecavuz aninin goruntuleri amator bir fotografci goruntulemeyi basarmis..
Bir otoparkta gupegunduz yapilan tecavuzun goruntulerini ekte bulacaksiniz. Bu fotograflarda tecavuz sirasinda utanmadan kamereya poz veren bile var.
Yaziklar olsun, boyle zihniyete, nerede bu devlet.. Sarışın bayana bir allahin kulu bile yardım etmiyor. Bakalim daha basimiza neler gelecek.. Yuh ki ne yuh... Hadi bakalım daha neler göreceğiz...
Istanbul'un gobeginde, sehir eskiyalari tarafindan tecavuze ugrayan sarisin bir bayanin icler acisi durumunu ve tecavuz aninin goruntuleri amator bir fotografci goruntulemeyi basarmis..
Bir otoparkta gupegunduz yapilan tecavuzun goruntulerini ekte bulacaksiniz. Bu fotograflarda tecavuz sirasinda utanmadan kamereya poz veren bile var.
Yaziklar olsun, boyle zihniyete, nerede bu devlet.. Sarışın bayana bir allahin kulu bile yardım etmiyor. Bakalim daha basimiza neler gelecek.. Yuh ki ne yuh... Hadi bakalım daha neler göreceğiz...
İnterneti Türkler İcat etseydi.
>BILGISAYAR AÇILIŞ MESAJLARI :
>
>- Ad Soyad girin
>- Şifrenizi girin
>- İkametgâh girin
>- Nüfus sureti girin
>- Annenizin genc kızlık soyadını girin
>
>İNTERNETTE GIDECEĞINIZ ADRESI YAZDIKTAN SONRA EKRANA GELEN MESAJLAR :
>
>- Emin misiniz?
>- Ciddi misiniz?
>- Bak son defa soruyorum!
>- Günah benden gitti, bağlıyorum.
>
>E-MAIL ALMAK ICIN YAPILMASI GEREKLI IŞLEMLER :
>
>1. Nüfus Cüzdanı aslî ve noter tastikli fotokopisi
>2. İkametgâh senedi
>3. Savcılıktan iyi hâl kağıdı
>4. 6 fotoğraf
>5. Son 3 ay içinde alınmış isme tescilli elektrik,su,doğalgaz faturası
>(ödenmiş olacak)
>6. Erkek kullanıcıların Askerlikle ilişkileri olmadığına dair tecil belgesi
>veya teskere belgesinin Noter
>tasdikli sureti.
>7. 18 yaşını doldurmamış kullanıcılarda velilerinin yazılı izin belgesi...
>
>
>Not: İnternet e-mail kullanım depozitosu 400$ olup aylık 50 milyon kullanım
>ücreti alınacaktır faturasını ödemeyen abonenin e - maili kesilir.
>(not: İnternet İşleri Genel Müdürlüğü, hiçbir tebligat yapmadan abonenin
>e-mail adresini önceden haber vermeden kapatma veya değiştirme hakkına
>sahiptir)
>
>BAĞLANAMAMA MESAJLARI :
>
>- Bu siteye giriş İnternet Yüksek Konseyi tarafindan yasaklanmıştır.
>- Çocukların zihinsel gelişimini engellediğinden bir (1) gün süre ile
>kapatmıştır.
>- Site, borcundan dolayı kapatılmıstır
>BAĞLANMA MESAJLARI :
>
>- Sitemizi seçtiğiniz için teşekkür ederiz, sitemize girmekle artık sadece
>bizim sitemize geleceğinize ve başka hiç bir adrese gitmeyeceğinize dair
>bir anlaşmayı kabul etmiş oluyorsunuz. Bu durumu kabul ediyorsanız "Evet",
>etmiyorsanız "Evet" tuşuna basın. İhtilaf halinde İstanbul Mahkemeleri
>geçerli olacaktır.
>
>HATA MESAJLARI :
>
>- Ulaşmaya çalıştığınız bilgisayarın mahallesinde elektrikler kesik
>olduğundan bağlantı kurulamıyor.
>- Eksik tuşa bastınız, lütfen tekrar deneyin.
>- "Q" harfine bastınız, bu durumun bir yanlışlık sonucu olduğuna
>inanıyoruz, Bir kez daha "Q" harfine basmanız halinde bilgisayarınız takibe
>alınacaktır.
>- Hatasız bilgisayar olmaz.
>- Kime şikayet ederseniz edin.
>
>- Ad Soyad girin
>- Şifrenizi girin
>- İkametgâh girin
>- Nüfus sureti girin
>- Annenizin genc kızlık soyadını girin
>
>İNTERNETTE GIDECEĞINIZ ADRESI YAZDIKTAN SONRA EKRANA GELEN MESAJLAR :
>
>- Emin misiniz?
>- Ciddi misiniz?
>- Bak son defa soruyorum!
>- Günah benden gitti, bağlıyorum.
>
>E-MAIL ALMAK ICIN YAPILMASI GEREKLI IŞLEMLER :
>
>1. Nüfus Cüzdanı aslî ve noter tastikli fotokopisi
>2. İkametgâh senedi
>3. Savcılıktan iyi hâl kağıdı
>4. 6 fotoğraf
>5. Son 3 ay içinde alınmış isme tescilli elektrik,su,doğalgaz faturası
>(ödenmiş olacak)
>6. Erkek kullanıcıların Askerlikle ilişkileri olmadığına dair tecil belgesi
>veya teskere belgesinin Noter
>tasdikli sureti.
>7. 18 yaşını doldurmamış kullanıcılarda velilerinin yazılı izin belgesi...
>
>
>Not: İnternet e-mail kullanım depozitosu 400$ olup aylık 50 milyon kullanım
>ücreti alınacaktır faturasını ödemeyen abonenin e - maili kesilir.
>(not: İnternet İşleri Genel Müdürlüğü, hiçbir tebligat yapmadan abonenin
>e-mail adresini önceden haber vermeden kapatma veya değiştirme hakkına
>sahiptir)
>
>BAĞLANAMAMA MESAJLARI :
>
>- Bu siteye giriş İnternet Yüksek Konseyi tarafindan yasaklanmıştır.
>- Çocukların zihinsel gelişimini engellediğinden bir (1) gün süre ile
>kapatmıştır.
>- Site, borcundan dolayı kapatılmıstır
>BAĞLANMA MESAJLARI :
>
>- Sitemizi seçtiğiniz için teşekkür ederiz, sitemize girmekle artık sadece
>bizim sitemize geleceğinize ve başka hiç bir adrese gitmeyeceğinize dair
>bir anlaşmayı kabul etmiş oluyorsunuz. Bu durumu kabul ediyorsanız "Evet",
>etmiyorsanız "Evet" tuşuna basın. İhtilaf halinde İstanbul Mahkemeleri
>geçerli olacaktır.
>
>HATA MESAJLARI :
>
>- Ulaşmaya çalıştığınız bilgisayarın mahallesinde elektrikler kesik
>olduğundan bağlantı kurulamıyor.
>- Eksik tuşa bastınız, lütfen tekrar deneyin.
>- "Q" harfine bastınız, bu durumun bir yanlışlık sonucu olduğuna
>inanıyoruz, Bir kez daha "Q" harfine basmanız halinde bilgisayarınız takibe
>alınacaktır.
>- Hatasız bilgisayar olmaz.
>- Kime şikayet ederseniz edin.
11 Kasım 2007 Pazar
Ölmeden Önce Son Sözler...
>» GÖNDER GÖNDER, BEN TUTARIM.
>» AABI ÇOK SERİ BİR ARABA BU YAAA...
>» KORKMA HAYATIM, ARABAMIZDA ABS VE AIRBAG MEVCUT.
>» POSTANEDE BANA AİT BİR KOLİ VARMIŞ ONU ALMAYA GELDİM.
>» OOLUM..5 TAŞ ÇALDIM RUHUN BİLE DUYMADI..
>» BAKIN ÇOCUKLAR, BU DENEY SETİ, KAPAĞI AÇILINCA GÜVENLİK ÖNLEMİ OLARAK >ELEKTRİGİ KESER..
>» DEMEK PİRANA DEDİKLERİ ŞEY BU..HİHO..
>» BAK HULUSİ ABİ BIYIKLARI ILE OYNUYOM Bİ ŞEY OLMUYO.
>» EY RUUUUHHH..GELDİYSEEEN......
>» O İRMİKLERİ NEDEN ALDIN NURHAN..HELVA MI YAPICAN?.. NİYE?
>» DOĞALGAZIN ÜLKEMİZE HAYIRLI VE UĞURLU OLMASINI DİLİYOR VE DOĞALGAZLA
>» ÇALIŞAN İLK OCAĞI HUZURLARINIZDA YAKIYORUM.
>» EVLADIM, BENİ KARŞIDAN KARŞIYA GEÇİRİR MİSİN?
>» GEEEEL, GEEEL SAĞ YAP GEEEL...
>» BAH BAH BAH HALA UZUNLARLA GELiYO...
>» CANİKOM, BU ETİN TADI SANA DA BİRAZ GARİP GELMEDİ Mİ?
>» MÜJDEMİ İSTERİM TURAN ABİ BİR KIZIN DAHA OLDU.
>» KİM BEKLER LAN YEŞİLİN YANMASINI?!
>» EŞŞEK ŞAKASI YAPMAYIN LAN...
>» BEKLE CEMŞİT ABİ BEN BİR DALIP ÇIKICAM.
>» KORKMA HANIM BU SAATTE KAPIMIZI KİM ÇALACAK, TANIDIK BİRİDİR.
>» HALA KARLI GÖSTERİYOR MU HANIM?
>» ELEKTİRİKÇİYE NE GEREK VAR CANIM, BEN HALLEDERİM.
>» BAK ŞİMDİ NASIL SOLLIYCAZ ..
>» GEL ABİ BURASI BOYU GEÇMİYOR...
>» AYA BAK AYA, KAMYON FARI GİBİ !!!
>» BEN DENEDİM, KORKMAYIN.
>» BAK KADRİ ABİ, SUYUN DERİNLİĞİ ÖNEMLİ DEĞİL, ASIL İŞ ATLAMASINI BİLMEK..
>» YAV HAYRETTİN ABİ BURASI FENER TRİBÜNÜ DEĞİL GALİBA..
>» HİHİHA...BAK GELEN ŞEY KÖPEKBALIĞINA NE KADAR DA BENZİYOR.
>» RASİM ABİ, KAFESİN KAPISI KAPALI DEĞİL Mİ?
>» NALAN, BİR KİBRİT YAK DA BAKALIM NE KOKUSUYMUŞ...
>» YAPMA SATILMIŞ ABİ, ŞEYTAN DOLDURUR
>» AABI ÇOK SERİ BİR ARABA BU YAAA...
>» KORKMA HAYATIM, ARABAMIZDA ABS VE AIRBAG MEVCUT.
>» POSTANEDE BANA AİT BİR KOLİ VARMIŞ ONU ALMAYA GELDİM.
>» OOLUM..5 TAŞ ÇALDIM RUHUN BİLE DUYMADI..
>» BAKIN ÇOCUKLAR, BU DENEY SETİ, KAPAĞI AÇILINCA GÜVENLİK ÖNLEMİ OLARAK >ELEKTRİGİ KESER..
>» DEMEK PİRANA DEDİKLERİ ŞEY BU..HİHO..
>» BAK HULUSİ ABİ BIYIKLARI ILE OYNUYOM Bİ ŞEY OLMUYO.
>» EY RUUUUHHH..GELDİYSEEEN......
>» O İRMİKLERİ NEDEN ALDIN NURHAN..HELVA MI YAPICAN?.. NİYE?
>» DOĞALGAZIN ÜLKEMİZE HAYIRLI VE UĞURLU OLMASINI DİLİYOR VE DOĞALGAZLA
>» ÇALIŞAN İLK OCAĞI HUZURLARINIZDA YAKIYORUM.
>» EVLADIM, BENİ KARŞIDAN KARŞIYA GEÇİRİR MİSİN?
>» GEEEEL, GEEEL SAĞ YAP GEEEL...
>» BAH BAH BAH HALA UZUNLARLA GELiYO...
>» CANİKOM, BU ETİN TADI SANA DA BİRAZ GARİP GELMEDİ Mİ?
>» MÜJDEMİ İSTERİM TURAN ABİ BİR KIZIN DAHA OLDU.
>» KİM BEKLER LAN YEŞİLİN YANMASINI?!
>» EŞŞEK ŞAKASI YAPMAYIN LAN...
>» BEKLE CEMŞİT ABİ BEN BİR DALIP ÇIKICAM.
>» KORKMA HANIM BU SAATTE KAPIMIZI KİM ÇALACAK, TANIDIK BİRİDİR.
>» HALA KARLI GÖSTERİYOR MU HANIM?
>» ELEKTİRİKÇİYE NE GEREK VAR CANIM, BEN HALLEDERİM.
>» BAK ŞİMDİ NASIL SOLLIYCAZ ..
>» GEL ABİ BURASI BOYU GEÇMİYOR...
>» AYA BAK AYA, KAMYON FARI GİBİ !!!
>» BEN DENEDİM, KORKMAYIN.
>» BAK KADRİ ABİ, SUYUN DERİNLİĞİ ÖNEMLİ DEĞİL, ASIL İŞ ATLAMASINI BİLMEK..
>» YAV HAYRETTİN ABİ BURASI FENER TRİBÜNÜ DEĞİL GALİBA..
>» HİHİHA...BAK GELEN ŞEY KÖPEKBALIĞINA NE KADAR DA BENZİYOR.
>» RASİM ABİ, KAFESİN KAPISI KAPALI DEĞİL Mİ?
>» NALAN, BİR KİBRİT YAK DA BAKALIM NE KOKUSUYMUŞ...
>» YAPMA SATILMIŞ ABİ, ŞEYTAN DOLDURUR
9 Kasım 2007 Cuma
Neresinden
Kore'de Türk Tugayından iki Anadolu'lu asker biraz gezmek için firar ederler.Şehirde bir aşağı bir yukarı dolaşırken inzibat subayı bunları yakalar ve sorar :
-Hani sizin izin kağıtlarınız?...
Erler subayı atlatırız umuduyla :
-Biz Amerikalıyız...diye cevap verirler.Subay durumu anlar, ama hiç bozuntuya vermez :
-Amerika'nın neresindensiniz? diye sorunca :
-İçindenik kumandanım!...diye yanıt verirler.
-Hani sizin izin kağıtlarınız?...
Erler subayı atlatırız umuduyla :
-Biz Amerikalıyız...diye cevap verirler.Subay durumu anlar, ama hiç bozuntuya vermez :
-Amerika'nın neresindensiniz? diye sorunca :
-İçindenik kumandanım!...diye yanıt verirler.
Küstahlık
Yıllar önce İngiltere'de erler şemsiye kullanmazmış.Şemsiye taşıma hakkı sadece subaylara tanınıyormuş.
O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce, beyninden vurulmuşa dönmüş.Eri çağırarak :
-Bu ne küstahlık, demiş.Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki parça etmiş.
-Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma!
Neye uğradığını anlamayan er :
-Başüstüne, diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş :
-Teğmenim, beni az önce evine yollayan general şemsiyesini istediğinde kim kırdı diyeyim?
O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce, beyninden vurulmuşa dönmüş.Eri çağırarak :
-Bu ne küstahlık, demiş.Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki parça etmiş.
-Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma!
Neye uğradığını anlamayan er :
-Başüstüne, diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş :
-Teğmenim, beni az önce evine yollayan general şemsiyesini istediğinde kim kırdı diyeyim?
İnsan Kılçığı
Yeni erler eğitim görüyordu.Ders veren üsteğmen, karadenizli bir ere insan iskeletini göstererek ne olduğunu sordu.
Er :
-İnsan kılçığıdır komutanım, dedi.
Er :
-İnsan kılçığıdır komutanım, dedi.
General Motors
İki erden birisi, geçen kamyona selam durunca öbürü sordu :
-Neden selem verdin?
-Görmedin mi?Kamyonun üzerinde General Motors yazıyordu.
-Neden selem verdin?
-Görmedin mi?Kamyonun üzerinde General Motors yazıyordu.
Guş
Yüzbaşı evin papağanına belli başlı kelimeleri ezberletmişti.Mehmet gel, Mehmet git, şunu yap, bunu yapma v.s...
Evde kimsenin bulunmadığı bir sırada.Evin yeni emir eri ortalığı silip süpürmekle meşgul görünüyordu.İçeriden MEHMED diyen sesi duyunca fırladı koştu :
-Buyur, dedi ama arkası gelmedi .
Tekrar işine daldı.Bir zaman sonra tekrar çağrıldı.Şaşırmıştı.Odada bu emri beklemeye karar verdi.Papağana gözü takıldığı anda da papağan :
-MEHMED diye çağırmasın mı!Derhal hazır ol vaziyetine geçerek :
-Buyur komutanım, dedi.Kusura bakma seni guş sandımdı.
Evde kimsenin bulunmadığı bir sırada.Evin yeni emir eri ortalığı silip süpürmekle meşgul görünüyordu.İçeriden MEHMED diyen sesi duyunca fırladı koştu :
-Buyur, dedi ama arkası gelmedi .
Tekrar işine daldı.Bir zaman sonra tekrar çağrıldı.Şaşırmıştı.Odada bu emri beklemeye karar verdi.Papağana gözü takıldığı anda da papağan :
-MEHMED diye çağırmasın mı!Derhal hazır ol vaziyetine geçerek :
-Buyur komutanım, dedi.Kusura bakma seni guş sandımdı.
8 Kasım 2007 Perşembe
Demokrasiyi Savunuyorum Ama...
Manevra varmış.Mehmet elde tüfek yerde yatıyormuş.Komutan gelip sormuş :
-Düşman önden gelirse ne yaparsın?
Mehmet cevaplamış.Şu yandan, bu yandan, arkadan gelirse, diye tekrar sormuş komutan.Mehmet bunları da cevaplamış.
Komutan en sonunda :
-Ya düşman tepeden gelirse? deyince.
Mehmet'in bu soruya cevabı :
-Bu memleketin tek askeri ben miyim komutanım! olmuş.
-Düşman önden gelirse ne yaparsın?
Mehmet cevaplamış.Şu yandan, bu yandan, arkadan gelirse, diye tekrar sormuş komutan.Mehmet bunları da cevaplamış.
Komutan en sonunda :
-Ya düşman tepeden gelirse? deyince.
Mehmet'in bu soruya cevabı :
-Bu memleketin tek askeri ben miyim komutanım! olmuş.
7 Kasım 2007 Çarşamba
Bisküvi
Acemi er, levazım başçavuşuna yakınır :
-Başçavuşum, bize yemekte ördek böreği verdiler.Yemin ederim ki, içinde bir gram bile ördek eti yoktu.
-O halde? diye yanıtlar başçavuş.Sen hiç asker bisküvisi yedin mi?
-Şey...yani evet, başçavuşum.
-İçinden hiç asker çıktı mı, ulan!
-Başçavuşum, bize yemekte ördek böreği verdiler.Yemin ederim ki, içinde bir gram bile ördek eti yoktu.
-O halde? diye yanıtlar başçavuş.Sen hiç asker bisküvisi yedin mi?
-Şey...yani evet, başçavuşum.
-İçinden hiç asker çıktı mı, ulan!
6 Kasım 2007 Salı
Tren Bekliyorum
Yeni evli bir çift tren hatlarına yakın bir yerde ev almışlar. Evin beyi her sabah işe gittikten sonra trenler geçmeye baslarmış ve yatak odasında bulunan elbise dolabının kapıları gıcırdarmış.Buna sinirlenen evin hanımı bir sabah eşi gittikten sonra çağırmış marangozu. Adam bakmış :
-Anlamadım bir sorun yok, demiş.
Evin hanımı :
-Ama tren geçerken gıcırdıyor, beni sinir ediyor, demiş. Marangoz bizimkine :
-İyi, demiş, sen işlerine bak ben dolabın içine girerim. Tren geçsin bir bakayim nerede arıza var. Kadın :
-Tamam, demiş evin işlerine koyulmuş. Evin reisinin geri geleceği tutmuş bakmış bir çift erkek ayakkabısı kapıda. Dalmış eve aramış taramış yatağın altına bakmış kimse yok. Bizimki açmış elbise dolabını, adamın biri sinmiş bekliyor.
-Ne işin var lan senin burada, demiş bizimki. Adam da ürkek bir sesle cevap vermiş :
-Şimdi tren bekliyorum diycem, ama inanmazsin ki!!!
Cafer Yılmaz
-Anlamadım bir sorun yok, demiş.
Evin hanımı :
-Ama tren geçerken gıcırdıyor, beni sinir ediyor, demiş. Marangoz bizimkine :
-İyi, demiş, sen işlerine bak ben dolabın içine girerim. Tren geçsin bir bakayim nerede arıza var. Kadın :
-Tamam, demiş evin işlerine koyulmuş. Evin reisinin geri geleceği tutmuş bakmış bir çift erkek ayakkabısı kapıda. Dalmış eve aramış taramış yatağın altına bakmış kimse yok. Bizimki açmış elbise dolabını, adamın biri sinmiş bekliyor.
-Ne işin var lan senin burada, demiş bizimki. Adam da ürkek bir sesle cevap vermiş :
-Şimdi tren bekliyorum diycem, ama inanmazsin ki!!!
Cafer Yılmaz
Kim Koydu Bu Heykeli Buraya
Gözleri pek iyi görmüyordu.Seyahatten döndü.Karısının aşığı, çıplak bir halde pencerenin yan tarafında ayakta dimdik duruyordu.Adam karısına sakin bir sesle sordu :
-Kim koydu bu heykeli buraya.
-Kim koydu bu heykeli buraya.
Beni Yeterince Sevseydiniz
Genç bir delikanlı saatlerdir genç kızın peşinden geliyordu.Genç kız dayanamayıp arkasını döndü :
- Neden saatlerdir beni takip ediyorsunuz? diye sordu.
Genç erkek :
-Sizi seviyorum hem de canımdan çok seviyorum!
Genç kız :
-Bak benim arkamdan ablam geliyor, o benden daha güzel benden iş çıkmaz sen ona git..
Delikanlı arkasını dönüp bakınca çok çirkin bir kızın geldiğini görüp sinirlenmiş ve genç kıza dönmüş :
-Neden bana yalan söylediniz?
-Asıl siz bana neden yalan söylediniz? Eğer beni yeterince seviyor olsaydınız dönüp arkanıza bakmazdınız çünkü gözünüz benden başkasını görmezdi!!
Gamze Yerlikaya
- Neden saatlerdir beni takip ediyorsunuz? diye sordu.
Genç erkek :
-Sizi seviyorum hem de canımdan çok seviyorum!
Genç kız :
-Bak benim arkamdan ablam geliyor, o benden daha güzel benden iş çıkmaz sen ona git..
Delikanlı arkasını dönüp bakınca çok çirkin bir kızın geldiğini görüp sinirlenmiş ve genç kıza dönmüş :
-Neden bana yalan söylediniz?
-Asıl siz bana neden yalan söylediniz? Eğer beni yeterince seviyor olsaydınız dönüp arkanıza bakmazdınız çünkü gözünüz benden başkasını görmezdi!!
Gamze Yerlikaya
Zaman Geçti
Kız nişanlısını eve çağırdı :
-Otur Ali'ciğim.Evlenmeden önce tüm mazimi sana açıkça anlatmalıyım.
-İyi ama hayatım iki hafta önce anlatmıştın ya...
-O iki hafta önceydi hayatım.
-Otur Ali'ciğim.Evlenmeden önce tüm mazimi sana açıkça anlatmalıyım.
-İyi ama hayatım iki hafta önce anlatmıştın ya...
-O iki hafta önceydi hayatım.
Toteche Kim
Birkaç Fransız kantinde gevezelik ederken içlerinden biri sorar :
-Gütenberg kim. Biliyormusunuz?
-Hayır, der ötekiler.
-Güzel, sizde benim gibi gece kurslarına gitseydiniz, Gütenberg'in basım makinasını bulan kişi olduğunu bilecektiniz.... Ya Panmentier'i?
-Hayır, der ötekiler.
-Güzel, sizde benim gibi gece kurslarına gitseydiniz, Panmentier'in patatesi bulan kişi olduğunu bilecektiniz.Eğer gece kurslarına gitmezseniz yaşam boyunca....
İşte ozaman, aralarında lehimci olanı öfkelenip patlar :
-Oldu, anlaştık! Gütenberg'i, Panmentier'i bilmiyoruz. Sen Totoche kim biliyormusun?
-Hayır!
-Peki öyle ise öğren! Totoche, sen gece kurslarına giderken karınla yatan heriftir!
-Gütenberg kim. Biliyormusunuz?
-Hayır, der ötekiler.
-Güzel, sizde benim gibi gece kurslarına gitseydiniz, Gütenberg'in basım makinasını bulan kişi olduğunu bilecektiniz.... Ya Panmentier'i?
-Hayır, der ötekiler.
-Güzel, sizde benim gibi gece kurslarına gitseydiniz, Panmentier'in patatesi bulan kişi olduğunu bilecektiniz.Eğer gece kurslarına gitmezseniz yaşam boyunca....
İşte ozaman, aralarında lehimci olanı öfkelenip patlar :
-Oldu, anlaştık! Gütenberg'i, Panmentier'i bilmiyoruz. Sen Totoche kim biliyormusun?
-Hayır!
-Peki öyle ise öğren! Totoche, sen gece kurslarına giderken karınla yatan heriftir!
Gereksiz icatlar 2
Gereksiz icatlar
Kıskançlık, Kırışıklık, Baş ağrısı
Hayvanatların komik karikatürleri
Göz muayene tablosu
Kedi köpek oyunu
THY logo ve etiketleri
Namazda iddia.
KARADENİZLİ bir ailedeki bey, son zamanlarda camiye gidip namaz kılmaya başlar. Bildiği, sadece günlük kılınan namazlardır, yani; sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazlarıdır. Belli rekatlardır. O zamana kadar da ramazandaki teravih namazına hiç gitmemiştir. Ramazan günü küçük oğlunu da camiye götürüp namaz kıldırmak ister ve birlikte teravih namazına giderler. 'Saf'a durup namaza başlarlar. Çocuk babasına bakarak onun gibi yatıp kalkmaya başlar. Normal rekatlarda kılınan süre bitmiştir ama herkes devam eder. Etraflarına bakarlar herkes devam ediyor, baba oğul da devam eder. Baba bilmez ki yatsı namazı ve teravinin birlikte 33 rekat olduğunu. Normal en fazla 12 rekatta bitmesi icap eden namaz uzayıp gidiyor. Bir ara zaman bulup, ceketini çıkartıp oğluna verir ve; "Git oğlum annene haber ver, merak etmesin, iş iddiaya bindi babam eve geç gelecek dersin" der.
4 Kasım 2007 Pazar
Kadınlar Ne Zaman Ver-mez
Saf bi adam olduğunu anlarlarsa, namusluyum ayağına vermez süründürür.
Arkadaş ayağına vermez.
Kankine vermiştir vermez.
Paran yoktur vermez.
İşin yoktur vermez.
İşin çoktur ilgilenmezsin vermez.
İyi davranırsın vermez.
Fazla üstüne düşersin vermez.
İçirmezsen vermez.
Fazla içirirsin veremez. (Kusar musar saa-sola)
Eski erkek arkadaşini hatırlar esir alır vermez.
İstemezse vermez.
Hastadır vermez.
Ustadır vermez.
İlk gün vermez. (Seviyorum, çıkıyorum olayına girilmişse)
Ev kalabalıksa vermez. (Öyle arka odada falan kasar.)
Bodrum'dayız (Muğla'da olan) verir sanırsın, vermez.
Ayaküstü vermez.
Yağmur yağar, vermez.
Sular akmaz, hiç vermez.
Deprem olur, korkar, vermez.
"Annemler gelcek." der, vermez.
"Annenler gelcek." der, vermez.
Uff der vermez, puff der vermez.
"Göbeğin var." der vermez, eritsen de vermez.
O buna verdi; ben bu salağa vermem der vermez.
(Aynı kefeye konma olayı)
Ailecek tanışıyorsunuzdur vermez.
İçine abuk bi çamaşır giymiştir, rezil olcaz der vermez.;
Burcunu beğenmez vermez. (Aslanlar sadık olmazlar olayı)
Kedini sever vermez, köpeğini gezdirir vermez. (Sıvışma yolları)
Kaşardır vermez.
Köy kızıdır vermez
(2+2 = 4 etmez hali bu iki durum için geçerlidir.)
Özel olmassa vermez.
Aramazsın, aramazsın, icap edince ararsın: Anlarsa vermez.
"Arkadaşıma yazıyosun." der vermez.
"Niye aramadın?" der, vermezzzzz. (En klasik, alışıla gelmiş hal)
Güldurmezsen vermez.
Güldürürsün "yavsak" der, vermez.
Kısacası, bu kadın milleti vermiceği varsa vermez!
yasarozcan@
Arkadaş ayağına vermez.
Kankine vermiştir vermez.
Paran yoktur vermez.
İşin yoktur vermez.
İşin çoktur ilgilenmezsin vermez.
İyi davranırsın vermez.
Fazla üstüne düşersin vermez.
İçirmezsen vermez.
Fazla içirirsin veremez. (Kusar musar saa-sola)
Eski erkek arkadaşini hatırlar esir alır vermez.
İstemezse vermez.
Hastadır vermez.
Ustadır vermez.
İlk gün vermez. (Seviyorum, çıkıyorum olayına girilmişse)
Ev kalabalıksa vermez. (Öyle arka odada falan kasar.)
Bodrum'dayız (Muğla'da olan) verir sanırsın, vermez.
Ayaküstü vermez.
Yağmur yağar, vermez.
Sular akmaz, hiç vermez.
Deprem olur, korkar, vermez.
"Annemler gelcek." der, vermez.
"Annenler gelcek." der, vermez.
Uff der vermez, puff der vermez.
"Göbeğin var." der vermez, eritsen de vermez.
O buna verdi; ben bu salağa vermem der vermez.
(Aynı kefeye konma olayı)
Ailecek tanışıyorsunuzdur vermez.
İçine abuk bi çamaşır giymiştir, rezil olcaz der vermez.;
Burcunu beğenmez vermez. (Aslanlar sadık olmazlar olayı)
Kedini sever vermez, köpeğini gezdirir vermez. (Sıvışma yolları)
Kaşardır vermez.
Köy kızıdır vermez
(2+2 = 4 etmez hali bu iki durum için geçerlidir.)
Özel olmassa vermez.
Aramazsın, aramazsın, icap edince ararsın: Anlarsa vermez.
"Arkadaşıma yazıyosun." der vermez.
"Niye aramadın?" der, vermezzzzz. (En klasik, alışıla gelmiş hal)
Güldurmezsen vermez.
Güldürürsün "yavsak" der, vermez.
Kısacası, bu kadın milleti vermiceği varsa vermez!
yasarozcan@
Kötü bir Fıkra
Birgun tam ucak dusmek uzere. Hostes gelip 'ucak ariza yapti dusmek uzere ama sakin panik yapmayin:))' diyor: Temel de hemen bavulunu atiyor.
Nasil komik degilmi? :)) birtane daha devammmmmmmmm
iki asik sahilde oturuyorlar. Kiz erkege 'beni ne kadar seviyorsun' diye sormus erkekte 'ugrunda olecek kadar'
demis kizda 'ozaman suyun altinda kal ve olerek ispatla ' demis :) bizimki hemen suya atlamis iki uc dakika kadar suyun altinda kalmis sonrada bosver ya eger olursem bu hep baska erkeklerle olacak demis ve sudan cikmis. Kafasini sudan cikarinca bakmiski kiz orada yere yigilmis ve ölmus. ACABA NEDEN????
Hani ucak duserken Temel bavulunu atmisti ya, o bavul kizin kafasina dusmus :)))
yasarozcan@
Nasil komik degilmi? :)) birtane daha devammmmmmmmm
iki asik sahilde oturuyorlar. Kiz erkege 'beni ne kadar seviyorsun' diye sormus erkekte 'ugrunda olecek kadar'
demis kizda 'ozaman suyun altinda kal ve olerek ispatla ' demis :) bizimki hemen suya atlamis iki uc dakika kadar suyun altinda kalmis sonrada bosver ya eger olursem bu hep baska erkeklerle olacak demis ve sudan cikmis. Kafasini sudan cikarinca bakmiski kiz orada yere yigilmis ve ölmus. ACABA NEDEN????
Hani ucak duserken Temel bavulunu atmisti ya, o bavul kizin kafasina dusmus :)))
yasarozcan@
Nasıl Zengin Oldum
Ülkenin yaşını başını almış ve en zengin işadamlarından
biriyle yapılan röportajdır:Genç gazeteci çocuk soruyor,
"Efendim, bugünlere nasil geldiğinizi, bu inanılmaz servetin
öyküsünü bizimle paylaşmak ister misiniz?"Ve cevap geliyor,
"1928 yılıydı. 1. dünya savaşının acıları yeni yeni
sarılıyordu. Elimdeki birkaç sentten başka hiç bir şeyim
yoktu. Elimdeki 5 sent ancak 1 elma almama yetiyordu, ve
ben 1 tek elma aldım. Sabahtan akşama kadar elmayı sildim,
pırıl pırıl oldu. O elmayı gün sonunda tam 10 sente sattım.
Sabahı zor etmiştim. Ertesi sabah, elimdeki 10 sentimle 2
elma aldım. Sabahtan akşama kadar o 2 elmanın her tarafını
sildim, bir güzel parlattım. ve gün sonunda ikisini, toplam
20 sente sattım. Bu sistemle ay sonuna kadar devamettim. 1
ay içerisinde tam 1.37 dolar kazanmıştım. Ertesi ayın ilk
haftası karımın amcası öldü ve bize 5 milyon dolar mirasbıraktı.....
biriyle yapılan röportajdır:Genç gazeteci çocuk soruyor,
"Efendim, bugünlere nasil geldiğinizi, bu inanılmaz servetin
öyküsünü bizimle paylaşmak ister misiniz?"Ve cevap geliyor,
"1928 yılıydı. 1. dünya savaşının acıları yeni yeni
sarılıyordu. Elimdeki birkaç sentten başka hiç bir şeyim
yoktu. Elimdeki 5 sent ancak 1 elma almama yetiyordu, ve
ben 1 tek elma aldım. Sabahtan akşama kadar elmayı sildim,
pırıl pırıl oldu. O elmayı gün sonunda tam 10 sente sattım.
Sabahı zor etmiştim. Ertesi sabah, elimdeki 10 sentimle 2
elma aldım. Sabahtan akşama kadar o 2 elmanın her tarafını
sildim, bir güzel parlattım. ve gün sonunda ikisini, toplam
20 sente sattım. Bu sistemle ay sonuna kadar devamettim. 1
ay içerisinde tam 1.37 dolar kazanmıştım. Ertesi ayın ilk
haftası karımın amcası öldü ve bize 5 milyon dolar mirasbıraktı.....
3 Kasım 2007 Cumartesi
Amerikan futbolu
2 Kasım 2007 Cuma
Zenginin gücü
Paranın gücü.
18 yasindaki kiz, annesine hamile olabileceğini soyler.
Annesi, cok tedirgin olur ve eczaneye bir hamilelik testi almaya
gider ve sonuclar kizin hamile oldugunu gosterir.
Anne cildirmistir, bagirir cagirir ve "Bunu yapan hangi domuz,
bilmek istiyorum!!!" der.
Kiz telefon acar ve yarim saat icinde bir Ferrari evin onunde
durur, icinden hafif kirlasmis saclari ve cok pahali bir
elbisenin icinde manyak yakisIkli bir iner ve kapidan iceri
girer.
Anne baba ve kizla beraber otururlar. Adam:
" Kiziniz durumu anlatti" der. "Kisisel durumumdan dolayi
kizinizla evlenemem." der. " Ancak tum sorumlulugu aliyorum" der.
"Eger bir kiz cocugu dogarsa, annesine bir ev, bir yazlik villa
ve 1 milyon dolarlik bir banka hesabi..."
"Eger bir erkek cocuk olursa, birkac fabrika ve bir milyon dolarlik bir
hesap..."
"Eger ikiz dogarsa, her ikisine de 500 bin dolarlik hesap ve birer fabrika
verecegim." der.
"Ancak dusuk olursa...."
O zamana kadar sessizce bekleyen baba
elini dostca adamin omuzuna koyar ve :
"O zaman tekrar denersiniz evladim " der.
18 yasindaki kiz, annesine hamile olabileceğini soyler.
Annesi, cok tedirgin olur ve eczaneye bir hamilelik testi almaya
gider ve sonuclar kizin hamile oldugunu gosterir.
Anne cildirmistir, bagirir cagirir ve "Bunu yapan hangi domuz,
bilmek istiyorum!!!" der.
Kiz telefon acar ve yarim saat icinde bir Ferrari evin onunde
durur, icinden hafif kirlasmis saclari ve cok pahali bir
elbisenin icinde manyak yakisIkli bir iner ve kapidan iceri
girer.
Anne baba ve kizla beraber otururlar. Adam:
" Kiziniz durumu anlatti" der. "Kisisel durumumdan dolayi
kizinizla evlenemem." der. " Ancak tum sorumlulugu aliyorum" der.
"Eger bir kiz cocugu dogarsa, annesine bir ev, bir yazlik villa
ve 1 milyon dolarlik bir banka hesabi..."
"Eger bir erkek cocuk olursa, birkac fabrika ve bir milyon dolarlik bir
hesap..."
"Eger ikiz dogarsa, her ikisine de 500 bin dolarlik hesap ve birer fabrika
verecegim." der.
"Ancak dusuk olursa...."
O zamana kadar sessizce bekleyen baba
elini dostca adamin omuzuna koyar ve :
"O zaman tekrar denersiniz evladim " der.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)